Duhan
Rüzgârı esiyor vakitlice yüreğimin
acıta acıta söküyorum yaraları
bardağı taşmış, çatlamış yüreğimin
sarkan acılar umursamaz/sızca
yakıyor yattığım yeri, toprağı, döşeği
eşiğine düşüyorum gri bulutların
aşksızlığa tecrit edilmiş parçalarımı
kurda, kuşa yem veriyorum sadaka
niyetine.
melekler omuz veriyor takâtsizliğime
ölüm orucu açlığıma
anam, babam ağlıyor ardıma
ak duvağımı örtün yüzümün kimsesizliğine
daha doğumu olmaz sabahın güneşine
Duhan dağların karı serper
alnımın birikmiş yazgısına
budanmış ütopyası sevdam
dumanı tütüyor hasreti yarenin
uzağımdan.
çok değil, az körpecik sevgi sürün
yaren kokusu sinsin saçlarıma
yalnız kalırım toprağın karanlığında
anam, babam ağlasın ardıma
Kimi zaman yoklar bizi mutsuzluklar sükut orucu en iyi cevaptır kendimize insanlara ve hayata, emeğinize sağlık kutlarım.
Tuz basarız yaraya diyordu şair.
Duyguyla pekişmiş , İyi bir şiir okudum ,
Kutlarım Gizem Hanım .
ıslak çöl ayazıdır derler sevda...
okyanus olmalı tüm denizler ve tenine değdikçe rüzgar kırmızı dudaklı kıyısız ülkelere kavuşmalı dalgalarına çiçeklenen, köpüklenen tüm serpintiler.
Ve insan sevgiyle var olur, dostlukla boy verir. Mevsimi kışa döndürür yokluğu. Birer birer düşer dalımızdan sevinç yaprakları. Kutlarım kaleminizi, sevgiyle..