Düşüş
Genişleyen kapılar;
Hiçlikle paylaşılan sırların ruhunda.
Zambaklı bir zaman,
Ellerimde uzun heceli yankılar;
Bir kent düşüşü...
Zamandan dökülen soylu atlar,
Anıların rüzgârında şiir gibi sahneler.
İzleri fısıltı olur,
Tozsuz bir unutuşa karşı;
En hızlı koşular
ölümden sonra başlar.
—Denizin kıyısında yarım ay—
Saçları çözülen saatlerin,
Gül gamzeleriyle emilen
kör yarası...
Yanık bir çocuğum şimdi,
Resimlerin turunç bacaklarında.
N'olur ağlama!
Ölümler ve bir kentin düşüşü, özgürlük ve doğumları fısıldadı. İnsan, en çok doğarken ağlar aslında. Tebrik ediyorum sevgili Tülay 🥰