Geçtiler


​Rüya'nın renginde bir sızıydı, kirpiklerim.

İlmek atılıp beklenen bir işleme gibi.

Güne bakan bir bekleyişin durağında,

O ıssız odada bir düş, soluksuz.

Öylece…

Ödünç alınmış yüzler, eğri büğrü gölgeler:

Zamanın eteğinden düşer gibi geçtiler.


​Aradıkları visal miydi?

Sırtlarında zamanın tezhip edilmiş ağırlığı.

“Değişiyor her şey,” bir ezgi,

Kurumuş nehir yataklarında yeni yollar.

Ayaklarında kumların tozu,

Göğüslerinde esen fırtınanın uğultusu,

Çıplak raksın titreyişiydi,

Sadece geçtiler.


​Göçebe bir sırrı taşıyan yolcular,

Kendi gül ilkesinin peşinde, buğday taneleri...

Herkes kendi boşluğuna sığındı.

Hiçbir iz sürmeden koptular benden.


​Avazım küpün içinde.

Zamanın “gök geçer” dediği o ani boşluk.

Gözlerinde asi bir atın koşusu,

Peşlerinden rüzgar düşüyordu,

Kopmuş saatlerin salınımı.

İpekten bir gülüşün solgun rengi kaldı.

Köhne kapıları kapayıp,

İçimde büyüyen yangına kör bakarak

İz bırakmadan geçtiler.


​O derin çukurda ağu,

Bekleyişin duvarı…

Kün emrinin sırrına ermiş gibi, sessiz.

Sis yüklü ağaçlardan süzülen bir ışık,

Geceyi delen kanat hışırtısıydım.

Çocuksu bir çırpı ateşi kadar sığ…

Bir yağmur damlası düşsün 

Şiirin kolları sarsın, martılar kalksın göğe…

Ama o kalabalık yüzler ve asi atlar 

Hiçbir iz sürmeden koptular benden


01 Aralık 2025 426 şiiri var.
Beğenenler (4)
Yorumlar