Göksarmaşık


Değme diyorsun 

sanki sesinle toprağa masal eken bir esrârın.

Aramızda

geceyi mayalayan bir buğday suskunluğuyla çatlıyor zaman.

ve gece,

sıcak bir rüya gibi yapışıyor göğsümüze.


gizli vadilerin neminde

bir kıtayı okşuyorum parmak uçlarımla,

sen

rüyamı uyandırma diyorsun,

sanki bir efsane

boğulmak üzere dudaklarımda.


Dilimin ucunda kalbinden düşen hece 

Zamandan hicret etmiş bir anlamın çıplak sesi.

ben

bahçene girerken 

sığınağa isyan eden bir mabed gibi içini öpüyorum

göksarmaşık döküyor anıları

ölümsüzlüğü giyen  ilkbahar gibi.


bir düğümünü çözsem saçlarının,

zamanı durduracağız belki,

Saatler de saçlarını tarardı, sevgilim,

rüzgârda savruldukça acıtan

ve yalnızlığı örten incecik tellerden


Aç pencereyi

duy karıncaların tırmandığı duvarı

göçmen martıların

ayazla ıslattığı yitik adımızı

gözlerinle bul.


belki bu

solan yaprağın beyaza ilk dokunuşu

ya da

ilkbaharımıza düşen en soğuk gece 

hâlâ

rüyamı uyandırma diyorsun,

o efsunlu kıymetiyle,

her şeyi dokunuşla yitiren bir esrarın

zinciri gibi..

08 Temmuz 2025 404 şiiri var.
Beğenenler (5)
Yorumlar