Her Nota Bin Kurşundu İstanbul'a

Kalabalık yalnızlıklar arasında fukara bir keman melodisi ağlıyordu.
Her nota bir ah düşürüyordu İstanbul'a.

Yaşlıydı kemancı.
Sakalında ak güvercinler mesken tutmuş,
Bıyıkları tütün sarısı.
Yüzünde derin dehlizler, geçmişi kanatıyordu güne.
Gözlerinde yağmurlu bir kentin karanlık ayazları,
Dilinde;intihar türküsü.
Kimbilir hangi mutluluğa aralanmıştı acıların demir kapısı.

Zaman ölümcül bir ok misali saplanmıştı geceye.
Yıldızlar ürkek,
Yaşlı kemancının ellerinde ağlıyordı İstanbul.

Bir balıkçı motoru korkutuyordu karanlığın sessizliğini.
Senfonik bir sanat gecesiydi zaman.
Issız bir köşede,
Orta yaşlı bir kadın, et satıyordu geçmişine küfrederek.
İki ayyaş, şarap eşliğinde kan tükürüyordu İstanbul'a
Kağıt mendil satan çocuk;
Dünyayı buruşturup atıyordu denizin mavisine.
Ambulansın acı sireni bozsa da gecenin ahengini,
Yaşlı keman...
Gözyaşı döküyordu İstanbul'a

Vakit, geceyarısına yeni bir faili meçhul çocuk devrediyordu.
Elleri kara,yüzü kara,gözü kara...
Yılgın bir mevsimin döngüsüydü bakışı.
Karanlıkları karartıyordu ağlayışındaki ezgi.
Yedi tepeli şehrin yedi cehennemine düşüyordu elleri.
Her yan puşt zulası,
Dört yanımız ihanet.
Yaşlı keman inliyordu gecenin yarısına.
Kimliksiz bir beden yok oluyordu İstanbul'a

Saklandığım yalnızlıktan usulca kalktım.
Ürkek adımların hesabını yapmadan yürüdüm kemancıya.
Daha da kesiyordu kapanmamış yaraları ses.
Çöküverdim kuytusuna.
Bir dal cigara uzattım tütün sarısı bıyıklara.
Keman sustu bir an.
Göz konuştu,yorgun.
Gündüzleri geceye satmıştı yaşlı kemancı.
Direncini yok pahasına,ümidini üç kuruşa.
Derin bir nefes aldı cigaranın ölümünden.

Döndü gökyüzüne isyan tadında.
Keman dile geldi.
Yaşlı kemancı susturdu geceyi.
Her nota bin kurşundu İstanbul'a.


UĞUR YÜCE

08 Eylül 2013 124 şiiri var.
Beğenenler (3)
Yorumlar (1)
  • 11 yıl önce

    Her nota bin kurşundu İstanbul'a.

    Her bir şiiriniz gerçekten bir kurşun biz okuyanlara... saygılarımla süper bir şiir..