Kahverengi Çocuk
siyah saçlı kahverengi çocuk 
bastığın yere ölüm saçıyorsun 
gri yalnızlığın içinde monarşik flu bir blues 
bilmeden ağlıyorsun, mızıkıyorsun 
düşünmek gerek düşmeden önce 
hikayesini tamamlamalı sansarlar bile 
görmüyor musun ne haldeyim 
üzerimde simsiyah tülden bir bulut 
bıktım kırk haramileri oynamaktan 
beni deli ediyorsun çocuk 
kendinden başka kimseye zararın yok 
bastığın yere ölüm saçıyorsun ağlıyorsun 
saçların rüzgarda dağılıyor uzun ve siyah 
görüyorum, yüreğine yağmur topluyorsun 
yüzün fotoromanlarımdan fırlamış gibi 
kendinden kaçıyorsun, korkuyorsun 
resimleri yak, müziği bırak, bir şeyler yap 
ellerin titriyor, unutuluyorsun çocuk 
kaçıyorum senden ve her şeyden 
bilmem hangi saat nerede bulsam kendimi 
kendinden başka kimseyi düşünmüyorsun 
sen kazandın ben kaybettim 
bıktım kırk haramileri oynamaktan 
bastığın yere ölüm saçıyorsun 
siyam gözlü kahverengi çocuk, yanılıyorsun 
bu oyunun bir sonu yok, anlamıyorsun



