Karanlıktan Karanlığa
O bekçiydi
Karanlığı güdüyordu düdüğüyle
Sürüden ayrılan yıldız var mıydı
Bakıyordu gökyüzüne
Uyumuyordu ayakları
Karış karış ölçmüştü sokakları
Her düdüğün ötüşüyle
Biraz daha daralıyordu gece
Alışmıştı gece kuşları
Şapkanın altındaki gözlere
Soğuk bile soğukça dosttu
Cebinde uyuyan ellere
Yıldız yerine
Sessizlik kaydı bir gün karanlıkta
O öldü
Şimdi toprağı güdüyordu bedeniyle
Sürüden ayrılan çakıl taşı varmıydı
Yatıyordu içlerinde
mayıs,1993
garip bir sızı bıraktı garip ölümdü şair
şiiri ve şairi içten kutluyorum .