Mehtabın Gözleri

İçimden ne geldiyse yazdım her satırına,
Otur da dinle biraz, çıkıp da gitme gülüm.
Susarım konuşamam aşkının hatırına,
Eller gibi uzaktan bakıp da gitme gülüm.

Yüreğimin efkârı akınca yanağımdan,
Bir yangın meşalesi düşünce dudağımdan,
Girip de taht kurduğun bu gönül konağımdan,
Eller gibi boynunu büküp de gitme gülüm.

Aşkınla yanıp, hüsran derdiyse deli gönül,
Seninle bir murada erdiyse deli gönül,
Sürgün olmaya karar verdiyse deli gönül,
Bir avuç yüreğimi yakıp da gitme gülüm.

Bir kuru yaprak gibi düşüp de damlarıma,
Yorulmuş atlı gibi yaslanıp çamlarıma,
Issız soğuk ev gibi girip akşamlarıma,
Savurup rüzgârınla yıkıp da gitme gülüm.

Tövbelerini bozup buna hidayet deyip,
Döktüğüm göz yaşımı aşka cinayet deyip,
Yaşattığın günleri bana kıyamet deyip,
Öyle sessiz sedasız çekip de gitme gülüm.

Pencereler kapandı kapılar sürgülendi,
Gözlerim kan tükürdü, kirpikler sürmelendi,
Terziler dikiş attı can özüm düğmelendi,
Bu canımı canımdan söküp de gitme gülüm.

Mehtabımın gözleri alevlenmiş solmakta,
Göz çanağıma sular ağır ağır dolmakta,
Güneş başını eğmiş artık akşam olmakta,
Karanlığı şavkına döküp de gitme gülüm.

24 Kasım 2016 225 şiiri var.
Beğenenler (1)
Yorumlar (1)