Melal Eylül

Hazan kıyısından dibek falından
Bir çiğdem dalına çullandı eylül
Gecede büyüyen ömür halından
Bir âdem çalına dolandı eylül


Dönse kapıları gazel tutardı
Ak arı sütünden ballar satardı
Düşün o gariban nerde yatardı
Dumansız sobaya demlendi eylül


Nice yiğitlerin nice beylerin
Saçları tutuştu hanım köylerin
Candan çekilesi garip şeylerin
Papatya falına pullandı eylül


Tarlada ırgata soğuk ayrandı
Kundakta bebeye serin seyrandı
O rüzgâr saçlara herkes hayrandı
Duvaksız geline tellendi eylül


Bir melal türküsü üstünde tüten
Yaldızlı elbise teninde saten
Ölüm hazanlara düşerdi zaten
Kara topraklarda savruldu eylül


Barış şarkıları dökülür birden
Yeniden umuda sökülür dilden
Birlikte dualar güzelliklerden
Gülbahar goncası dallandı eylül