Mevsim Kaçkını Gölgeler

'Anıtsal bir ruhun üstü pislenir
Kanatsız kuşların ayaklarından'

Çağanoz dipli dünya!
Hiç mi?dolmadı avurtlarına hüzün
Ve karakışlarda ayaza keser yüzün

Bu hikaye;
Kırık dökük bir sofanın yamacında
Düşlere sevgi sağan bulutların
Gölge boylarında çırpınır
Avuçları narin bebeler
Meme yerine dudakları
Kengerlerde sütlenir
Sorgularda...

Ey dinine sardığım cigara
Hangi derde ilaç dumanın
Ve uyuşuk beyinlere merhem
Tüten sılamın...

Şimdi;
Asırlık çınar olsa da bakışlar
Gölgesinde aşka düşen bir şair
İlham sarar kaleminin ucuna
Derin kuyularda betimdir zaman
Mevsim kaçkını bir sevdanın dalında

Karaduta bulanır aşk
Elleri kanatsa da şıra
Gözler açıktır maşukun
Kalbe zar atarken
Düşeşe yeminlidir
Sözleri...

Kızılca kıyamet kopar
Dert küplerinden...
İnsan misafir bu dünyada
Kefeni bağlı beline
Sualsizdir muamma
Sırtını döner biri
Biri karışır zamana

Mevsim düş kaçkını kalplere gebe av zamanıdır aşkın
Ürkek bir ceylanın gözlerinde hüzün gölgesinden vurulurken

06.12.2010