Mistik Bir Öykünün Müridi

Mistik bir öykünün müridiyim sanki
Efsunlu bir hasırda dizlerim çürüyor
Elimde bendir

Mor sakallı
Şıh'ın sufleleri kulağımda

Allahu ekber!


Değil işte
Dinsel bir ayinin meşki değil
Kulaklarımda raks eden

Devrik şarap şişesinin
Sarhoşuyken hele
Ay süsleri titretirken parmaklarımı

Bir de hıdrellez çağırırken
Devrimci sloganlarımı
Deniz'i vurmadan darağacına hele

Neyin baharı bu
Tomurcuklarımı çatlatan
Gelincik şurupları içiren istavrite

Kızılcık kusturan
Çakal uğultularına

Hangi sebepsiz orgazmın
Yorgunluğu üzerimde
Kelebekler bile sevişmemişken hele

Gece öykülerimi çarptı şakağıma
Yoksa ucuz mermiler mi
Soludu boşluklarımda

Ölürken dirilen
Kabir misaliyim
Salyangoz kabuklarını kırıyor tenim

Delikanlı düşler kuruyorum
Yeni doğum kuzularına
Bahar mı çarptı
Yoksa kadran mı döndü tersine