Ölüm Çiçeği Botaniği

I: geliş

bambaşka bir gündü oysa,
seni sevmek gibi bir şeyle,
yürüdüğüm her kaldırım
boylu boyunca,
senin izinle doldu...

masmavi bir akşamdı oysa,
bilmezdim bulacağımı seni,
hangi şarkının
hangi sözünde takılıydın oysa,
kaç kere mırıldanmalıydım gelmeni,
şimdi yanı başımda,
belki başucumda,
duruyorsun biliyorum...
ama, benim değilsin...
ağlıyorum...
Lavinya

II: gidiş

sus vakti geldi gönlümün,
bir dal sigaraya dalmışım...
hangisine sığınsam
dilimdeki sözümün,
inan ki şaşırmışım...
eskimiş yolları arşınlamakla
meşgul ayaklarım,
ve ben
ilk kış saatine sarılmışım...
bir aralık'tan bakıyorum
sahnesine ömrümün,
sen gidiyorsun...
ben susuyorum...
sessizliğine dalıyorum...
Lavinya



III: bekleyiş

her gün bir telaş içimde,
seni kimlere sorsam bilmiyorum,
türlü türlü masallar anlatıyorlar,
ben içimden geleni söyleyemiyorum...
hangi yalandayız
veya hagi gerçekteyiz anlama
çabası, coşkuları aşmış bir sevda..
yüzünü sorsalar, inan ki
bilmem,
hiç görmedim ki..
sesinin rengi
gözlerimden geçmedi,
kulaklarımda şenlik yok ki
hangi sokağın başında beklemeleyim
nereye çıkarı var mı yolların?
sokak aralarında
uzayan yalnızlığın,
tek bir adı vardı oysa:
Lavinya

IV: dönmeyiş

iki şehrin arası
bir mevsim zulası,
hangi söze vurmalı
acının adını...
bilinmezlik derin
yara ve efkarlar
sorulmalı sorguya,
kimi koyduk biz yargıya,
ve yargıç nasıl yönelmeli
hangi sanıya...
zan ve san üstüne
iki kelime ve
iki çekirdeğin
iki dirhemi ise,
biri feryadın
biri figanın,
hangi şehrin adı olmalısın?
söyle...
iki şehir arası
kaç düş eder ve
bir düş kaç kilometreye bedel
Lavinya

V: bitiş
İçimdeki çocuğun masum heyecanlarından doğan bir "kalbim sende" oyunuydu kazandım sanıp da kaybettiğim düşlerim...



01 Aralık 2009
Beyoğlu / İstanbul

05 Mayıs 2010 74 şiiri var.
Yorumlar (13)
  • 11 yıl önce

    bence dile yakışmış bir şiir,,, ve belirtmek isterim ki serbest şiirlerde kafiye olmaz... ve aksine devrik cümleler şiiri şiir yapar...tebrikler kardeşim... bugün ve yarın senin şiirlerini okuyacağım...

  • 14 yıl önce

    Öncelikle belirtmek istemeliyim ki; ne kafiye, ne redif, ne de uyağın olmaması şiirde ki hüznü görmemi engellemedi. Evet belki biraz cümle düşüklüğü var ama ben bugüne kadar kusursuz şiir okuduğumu hatırlamıyorum. Bence eleştiri ağır olmuş. Nasihat şeklinde olması daha çok yakışık alırdı. Neyse. Kalemine sağlık yağmur.. 🙂

  • 14 yıl önce

    Elinize sağlık,bu tür şiirleri çoğu gereksiz gibi gelen zorla sıkıştırılan kafiyeli şiirlere tercih ederim.bana da böyle bir yorum gelmişti onaylamaya değer görmedim açıkcası ,kim olduğunu hatırlamıyorum ama aynı üslupsuz kişi olabilir.Şiir özgürlüktür şiir yaşamdır, şiir şaire göre değil duyguya düşünceye göre şekillenir...şiirini eleştiririm ama tarzını asla.Bazılarına bunu öğretemeyeceğiz anlaşılan...

  • 14 yıl önce

    Yağmur hanım , bukadar hiddetlenmenize gerek yok. ben usta şair falanda değilim bu sitede binlerce şiir var ve insanlar kendince yorum yapıyorlar.. maksat kalbinizi kırmak değildi / hakaret etmek hiç değildi.. o ''eleştiriye açığım / yükselmek istiyorum'a istinaden acizane yorumumdu.. hee çok kırıldıysanız affınıza sığınıp birdaha şiirlerinize yorum yapmam.. yaşınızın ve alt yapınızın farkındalığı güzel ama öncesinde söylenen sözler tezat... ''şiirlerime yağmur esintileriyle yazılmış'' eleştirisi hoşuma gitti açıkcası.. sonuçta herkes dürüstce hissettikleri gibi yorum yapmakta özgür.. unutmadan bahsi geçen yazınızı denemelerim kısmına koysaydınız bol bol tebrik alabilirdiniz ama ısırarla idda ediyorum yazdığınız şiir değil... ben iyim demiyorum yanlış anlamayın , hıncal uluç'ta spor eleştirmeni yorumcusu ama sporcu değil.. aradaki farkın farkındalığına ermeniz dileğiyle.. hoş kalın !

  • 14 yıl önce

    Seyfettin Tarık bey, Önelikle belirtmek istediğim şey, eleştiriye açığım, özelden veyahut denemelerimin altından bugüne kadar yapılmış olanlarda olduğu gibi. Fakat, sizinki biraz eleştiriyi aşıp kendi eğrinizi göremeden "Tigin boynun egri." demeye gelmiş.Eskeza şöyle de bir durum var,şair olduğumu iddia etmiyorum,bu ithamda bulunanlara da "bir garip çırağım" diyebiliyorum...Fakat,ne hikmettir ki siz yağmur esintileriyle yazdıklarınızın farkında bile değilsiniz.Nedir bu hiddet?Otuz yaşında bir beyefendi acaba yirmi yaşının başında,çocukluktan anca çıkmak üzere bir genç bayana oranla yüzde kaç şiir denilebilecek eser verebilmiş ki,ben bu beyefendinin eleştiriden öte hakarete varan yorumunu onaylayabiliyorken kendisi vurguladığım farkın farkındalığına erip tevazülü ve öğreten eleştiri yapamıyor?Çok üzüldüm.Sizin şiir anlayışınız bu saydıklarınız mı?Vah!Doğrularınızı savunursunuz-illa ki-fakat, dikte edemez ve başkalarını aşağılamazsınız...Vahimsiniz doğrusu...Vakit ayırıp şiir DENEMEMİ eleştirmeyi DENEDİĞİNİZ için teşekkürü borç bilirim...Küçük şaire adayından büyük şair,usta eleştirmenimize:Vurun beni yerden yere ki yükselebileyim.Sizden başka eleştiriler de bekliyorum...Sağlıcakla..