Ölümsüzlüğün İksirlerini Gizliyor Masalcılar

Yıldız ekiyor insanlar denizin ulu göğsüne
Üşüyor dağların koynunda nazlı kardelen
Taşları kırarak yollar açıyorlar sonsuzluğa
Kiri temizleyemez oldu tenimizden sular
Bir hatip kıyameti müjdeliyor kitaplardan

Çıldırmış bir masal artığı cennetin resmi
Güneşe şiir asıyor yanık yürekli kadınlar
Bir adam yüreğinin notalarını çıkarıyor
Kendi içindeki sesi arıyor küflü yalnızlıklar
Çırpınıyor küflü bir oltanın ucunda balık

Dik başlı bir gladyatör taşa vuruyor kılıcını
Bilgiç gözlerinde çelişkili masal bildirileri
Karıncalar denizlere yuvasını kuruyorlar
Yılları giyiniyor üzerine dul/dalı bir adam
Sev/iler gizliyor küflü yalnızlığının odasında

Ulaksız şölenler kuruyorlar ölüler kentinde
Ölümsüzlüğün iksirlerini gizliyor masalcılar
Sırrımız meşru isyanların fahiş/e yatağında
Gülüşlerimizi kurşuna dizdiler meydanlarda
Erdemin yıkılmaz kaleleri de düştü tuzaklarla

Yağmur sürüklese yaşam pisliğini denizlere
Ağlasa gökyüzü asırlar in/adına geriye dönse
Şu yeryüzü atlasında bütün sorular yanıt bulsa
İnsanlar mutluluğun tarifini alsalar rüyalarda
Bu anlamsızlık deryasında sevgi ilkemiz olsa

21 Mayıs 2012 560 şiiri var.
Beğenenler (2)
Yorumlar (1)
  • 13 yıl önce

    şiirin şekli değişse de tadı aynıydı bence ilk anda bir hece şiiri gibi geliyor şiir insana
    fakat okudukca şiirin derinliklerine indikce şiir hece şiiri görünümden çıkıyor ve bilindik tadı bırakıyor dimaklarda.

    kaliteli kalemden kaliteli bir şiirdi okuduğum

    kutlarım Selahattin bey saygılar.