S/atış
S/atışa geldin oğul,
S/atışa,
İçimdeki yaraları bir b/ilsen,
Düğüm düğüm yaralarım...
Bu yaralar ki, Kalü Bela'dan kalma,
B/ilmezsen ben söyleyeyim,
Kerbela'dan kalma...
Hala kanım akıyor içime,
Hala kesik başla dolasıp duruyorum,
Ve hala Kerbela çöllerinde dolaşıyor başım...
Güneş'i görmüyor yüzüm,
Karanlıklardan korkuyorum,oğul,
İçimde esen deli poyraz,
Yayılıyor yeryüzüne...
Maskaralıklar peyda oldu,hin oğlu hin geçti denizleri,
Fırtına yaklaşıyor ufkun ötesinden,
Dalgalar insan boyu,
Vuracak memleketimize...
Satışlar çoğaldı, ah canım oğlum,
İnsanlık kelepire satılırken,
Kim insan,kim değil,
Gecenin içinden dört nala geçiyorum...
Ay bana sen kadar uzak,
Ara sıra Ay'a derdimi anlatıyorum,
Yíldızlarla bu aralar işim olmuyor,
Onlar ki ,düşmanlarım kadar çok,
Ve benden uzak,
Bilmem biliyor musun,
Düşmanlarım hariç,
Yaratılan her şeyi seviyorum...
Ne etsem şiirim takılıyor memleketimin hal-ü pür melaline,
Kelimeler yetersiz,mısralar yetersiz,
Anlatmak istiyorum,
Anlatamıyorum...
İçi boşaldı her şeyin,
Asıl ayrıldı özünden gidiyor kendi başına,
Yoksul,
Kimsesiz,
Ve de yorgun...
Her şeyin içine karanlıkları doldurdular,
Yığın yığın insanlar kurşun atı gibi sokaklarda,
Hırçın,yorgun ve azgın,
Saldıracak yer arıyorlar,
Bu yüzden baban yorgun...
Her gecenin mutlak sabahı vardır derdi büyüklerimiz,
İnanıyorum ki yeni gün başlayacak tüm insanlık için,
Akla uygun,
Bilme uygun...
Unutma oğul:Seni seviyorum...
Yeryüzü/10/09/2025
Uhr:15:59
kaleminize sağlık
Hüseyin hocam;
Kalemine yüreğine sağlık
Sevgiyle kalın🌺
Evet, şairler; kerbela susuzluğunu, oğullarına da anlatabilmeli. Mutlaka anlayacaklardır...
Derin ve hüzünlü mısralardı.
Tebrikler, saygılar efendim.