Seni Yazmalı

usandırdı artık hasretlikler,
gecekondularıyla bu şehirdeyim,
güneş batıyor işte
çırıl çıplak soyunupta
koynuna girer gibi gecenin...

parmaklarım
saçlarıma düşman,
saçlarım
yumak yumak düşer rüzgara...

artık akşamüstü tomurcuk çay kokusu da yok
sen yoksun

yalnızlık arsız bir çiçek gibi büyüyor içimde
şimdi sesin girdi camdan içeri
şimdi gölgen gelip geçti duvardan

seni yazmak istiyorum;
süzüp çilenin çemberinden
işleyip aydınlığını
dizmek istiyorum
hece hece
ilmik ilmik
boğazına gecenin...


mütaala,
yorum,
keşke,
boş...
yalın ve yalansız
sadece seni,
olduğun gibi işte,
ölçüp tartmadan,
toplamadan çıkarmadan,
sönüp gömülürken
karanlığın göğsüne
ölümsüzlüğüne inandığımız yıldızlar dahi,
yarım kalmış bir yitik ezgi gibi
yazmak istiyorum seni...

tutuşan şafağın alı yanaklarında,
bir yanım da bu toprağa olsun;
filizlenmeli anadoluda bir tarlada buğdaylarla,
sol yanım sana;
beni koynunda bir düş gibi,
bir hançer gibi,
bir kitap gibi sakla...

azar işiten gönlüm,
gümbür gümbür
öfkemdir bu
çocuk gibi,
azar işiten gönlüm
derin
ve kederli
ve asi
ve umursamaz
ne yazık
çok eksik
çok mahçup
yazmalı seni...

saatinin camı kırıldı sabrın,
katilim benim
cinayetimin faili
suikastimin tetikçisi,
vurlumuşum,
sebebi
yürek enfarktında gizli
seni... seni...
yazmalı seni...

işitiyorum sesimi
bir yabancı ses gibi,
boğazım kör düğüm,
fabrika bacaları ciğerlerime duman salar,
koynunda güneşten daha cesur bir ay getirmiş bana gece,
terlemiş bir çocuk sırtı gibi toprak...
çember daralıyor
yüreğim sıkış sıkış
ateşten tuğlalarla örülü etrafı,
sökmeli şimdi ha gayret şu karanlığı
seni yazmalı,
sen şımarmalısın ki
sabah olmalı...

resmini çizmek değil asla,
bilirsin çizemem bir ağacı bile ben
süpürgeye benzer,
seni,
yazmalı...

seninle
kuyusu derin
bahçesi serin, gölgeli
bir köy evinde
bir kır düğünü ile evlenmeli,
bir derin nefes gibi gelip geçmeden ömrümüz...

usandırdı artık hasretlikler
gecekondularıyla bu şehirdeyim
güneş batıyor işte
çırıl çıplak soyunupta koynuna girer gibi gecenin...

artık akşamüstü tomurcuk çay kokusu da yok
sen yoksun...
sesin camdan
gölgen duvardan
çıkıp gitti...

bilmem ki nasıl
çok eksik
çok mahçup
yazmalı seni...

05 Temmuz 2009 40 şiiri var.
Yorumlar (9)
  • 15 yıl önce

    Geç kaldığım bir şiir... Çok çok güzel bir paylaşım. Kuvvetli imgeler dizeleri şaha kaldırmış , tebrik ederim...

  • 15 yıl önce

    saatinin camı kırıldı sabrın, katilim benim cinayetimin faili suikastimin tetikçisi, vurlumuşum, sebebi yürek enfarktında gizli seni... seni... yazmalı seni...

    kalem sizin elinizde yazın tabiki gönlünüz elverdiğince tabi ki şiirler böyle güzel gelecekse tebrikler 👍👍👍

  • 15 yıl önce

    mütaala, yorum, keşke, boş... yalın ve yalansız sadece seni, olduğun gibi işte, ölçüp tartmadan, toplamadan çıkarmadan, sönüp gömülürken karanlığın göğsüne ölümsüzlüğüne inandığımız yıldızlar dahi, yarım kalmış bir yitik ezgi gibi yazmak istiyorum seni...

    daha nasıl yazacaksın be resül

    bundan iyisi can saglıgı

    fevkaledenin fevkinde dizelerdi

    yürekten kutluyorum

    sayfanı ziyaret etmekten onur duydum saygılar👍👍👍

  • 15 yıl önce

    çok güzeldi.tebrik ederim abi 👍 👍 👍

  • 15 yıl önce

    usandırdı artık hasretlikler, gecekondularıyla bu şehirdeyim, güneş batıyor işte çırıl çıplak soyunupta koynuna girer gibi gecenin

    tebrik ederim abim

    çok güzeldi