Son Çağrı

Ellerimdeki isi yıkayarak
İki har arası, derin suyunda derenin,
Parmaklarımdaki kanı denize bıraktım da geldim...



Şimdi
Gurbet mi sıla mı bilmem
O maviliğin önündeyim,
Mendilimde ter
Boğazın tüm buharını emiyor tenim,
Gözlerim tuzdan yanar
Yangın içinde,
O yangın içinde açılır türkülerin,
Bir de yetmezmiş gibi
Dikiş tutmaz yaraya
Aynı hançer saplanır,
Çürümüş etinde ömrün
Bir bu yara kapanmaz
Her mevsim
Dilimdeki o başa bela dert;
Hasret...



Düşlerimde sabaha karşı
Pencerende rüzgarla,
Kına kokusunda
Yazman dalgalanıyor
Güvercinler kanat çırpıyor,
Duysam
Yüreğim titriyor,
O bir yüzü güneşe dönük hep,
Ondandır dağlara böyle sevdalı oluşu...



Aşımızı kuşlarla bölüştük,
Kaç kez düştüm cehenneme
Ses verip çıkardın beni
Ondandır ağrısı ellerinin,
Budanmış kuru ağaçtım
Kaç kez umut taşıdın ışıktan
Ondadır sızısı dizlerinin,
Kaç kez ipten aldın boynumu,
Gel anne
Gel de bak,
Alnımda ateşten taç
Düşündükçe insan,
Döndükçe insan,
Daha çok ölürüm,
Bu da geçer de
Üfle duanı söndür
Söndür,
Kurtulayım...



Aşım köz oldu
Söylerim,
Söz bilinmez oldu...

28 Ağustos 2010 40 şiiri var.
Yorumlar (10)
  • 12 yıl önce

    Çok duygulu paylaşım olmuş Resul yüreğine sağlık👍👍

  • 13 yıl önce

    Kaleminize sağlık

  • 13 yıl önce

    dikkate alinmali bu sayfadaki siirler çünkü sairin sairligi ortada...

  • 13 yıl önce

    Candan kutlarım güne yakışan emeğinizi...

    Sevgiyle kalın...

  • 13 yıl önce

    Aslında yazılan bir bütünün parcasidir ,ne çok yogrulmustur icinde

    türküler en erdemli yani ile söylenen sevda hikayeleri

    çok şey var söylenecek

    Sevgili Turkay;

    şiirlerini okumak güzel

    Kutlarim

    sevgiyle kal ...