Ustura Kesiği Sevda
Ayaklanacak birazdan yatalak hislerim,
Öfke ile fırlayacak yerinden benliğim,
Cinnet geçirecek;
Parçalayacak yedi dehlizi ellerim,
Acıdan kuduracak;
Söylenmeyecek olanı tükürecek kalemim.
Öyle caka satan harflerim yok benim,
Yahut alacalı kelamlara da sahip değilim,
Hibemde taşıdığım ne varsa,
Onlardır dünyevi hislerle tek bildiğim.
Sevmem gündüzleri,
Usum emanettir kör savaşçı geceye,
Ciğerimi korurum çakallara karşı onunla,
Yorulduğu vakit gönlüm muharebeden,
İçeriz yağmuru kadehlerce,
Ne ben bölüşürüm zatıalini,
Ne o vazgeçer siyah hisleriyle benden.
Bir deli borana binmişim savrulurum hiçliğimle,
Sahipsizliği tanıdım çıplak ayak çocuk halimle,
Yalnızlığı gelip alın diye bin kez bağırdım,
Dalgalara,
Martılara,
Evvelden önce geçtim çocukluğu asıl ona yanarım.
Adım adım yaklaşan üryanlığı,
Boş duvarlara afiş ettim,
Dönülmez akşamın ufkundan geri gelirken,
Üç karanlık adama çattım,
Adaletin bu mu dünya diye mırıldanırken,
Üzerine bilmem kaç yıl mahpus yattım.
Sonra...
Sonra bir köşe başında sana rastladım.
Ay parlıyordu masum gülüşünde,
Dizeleri Attilla İlhan'ın gözlerinde,
Can-dost sarısı saçların,
Semaya baş kaldıran ellerin vardı,
Şimdi hatırladım,
Adın Eftalya'dı...
Bir döpiyesin içine girerdi tüm hayallerin,
Onu da sanırım alandı üç-beş kuruş gündeliğin,
Sen gündüzün görünür yüzüydün,
Ben gecenin sen olan gündüzü.
Hasta validen geldi hatırıma,
Şimdi ne halde acaba erdi mi huzura,
Çok ağladın mı ya ardından,
Ummanı dolduran saf yaşlarla.
Ah ulan be yaşatmadılar sizi burada,
Dost ettiler beni de sensizliğe...
Selamın verildiği andır,
Kırmızı kamyonla bedeninizi yürüttüğünüz an,
Yahu anımsar mısın?
Bir güvercin beyazı gömlek ayağında yumurta topuk,
Hüngür hüngür bir adam vardı koşan ardınızdan.
Yazık!!!
Ben hiç unutmadım da...
Çalan telefon acı enjekte ediyor damarlarımdan,
Elimde üzerinde bir tutam umut tüten cigaram,
Kaçıyorum sanki boş yarınlardan.
Morg!!
Çağırdılar vaktim gelmeden devlet işi geldim hemen,
Kirli beyaz örtünün altına baktırdılar,
Avucuna alsın diye beni teşhis denen meret...
Kendime inanamadım,
Sana da inanamadım,
Orada yatan sen olmamalıydın nehir gözlü Eftalya.
Utandım kendimden,
Sana da helal olsun be intihar arsızı sevdam,
Benden önce mi alacaktın eline usturayı,
Yapma be Eftalyam...
Yazık!!! Ben hiç unutmadım da...
Çalan telefon acı enjekte ediyor damarlarımdan, Elimde üzerinde bir tutam umut tüten cigaram, Kaçıyorum sanki boş yarınlardan.
Morg!! Çağırdılar vaktim gelmeden devlet işi geldim hemen, Kirli beyaz örtünün altına baktırdılar, Avucuna alsın diye beni teşhis denen meret...
Kendime inanamadım, Sana da inanamadım, Orada yatan sen olmamalıydın nehir gözlü Eftalya.
Utandım kendimden, Sana da helal olsun be intihar arsızı sevdam, Benden önce mi alacaktın eline usturayı, Yapma be Eftalyam...
🤐🤐🤐🤐Tebrik ettimmm...👍
aman ustı-ura kesiği kalıcıdır ama öldürmez desene bu sevda kalıcı eline sağlık
Öyle caka satan harflerim yok benim, Yahut alacalı kelamlara da sahip değilim, Hibemde taşıdığım ne varsa, Onlardır dünyevi hislerle tek bildiğim. Ahkam kesmek haddim değil ama ben öncelikle yüreğe bakarım.Sonrası kendiliğinden düzelir.Yüreğinizi seviyorum,Metin Can.Saygı ve sevgiler.😙😙😙😙😙👍
metin bu yaşta,
böyle bir düşünce,
onunla kurgular
böyle bir şiir,
yüreğini seviyorum
süper
sevgiyle kal...
Bir güvercin beyazı gömlek ayağında yumurta topuk, Hüngür hüngür bir adam vardı koşan ardınızdan.
bu ne Metin..
Mucize oldun çıktın sen..
Eyvallah kardeşim..