Aşk
Sahi
Çocuk olmayan şair mi kaldı?
Haber aldım zümrüt kuşundan,
Elyaf kanadında duydum saçının kokusunu.
Parmağımı öptü perçemleri,
Gagasında Kali Yuga evreleri.
Vazgeçemediğim şeraitinden,
Sesini içerken,
Alıkoyamadım tenimi ansız ürpertiden.
Sen sendeki beni yazarken iradene,
Ben kaderimdeki seni okuyordum sevgili!
Göçüp gitmesi olamazsın gözlerimin
Cennetten kaçtın,
Dua etmeye başladım,
Kabirler ötesinde duyma beni.
Nefti akşamlar, sokakta baş gezer:
Başsız gövdeler,
Kemiksiz gölgeler...
Vakitli vakitsiz bastıran bu yaratılış sıcağında,
Sarhoş orman ışığını,
Rüya görmeden görüyorum.
Yokluğun alabildiğine realist
Deprem şiddetinde
Sancılar usancımın nişanesi
Bana bir şeyi çağrıştırıyor ki hayat
Sende kaç kişi kaldığımı hatırlayamıyorum.
Bu alacakaranlığın sonunda öpeceğim sabahı,
Sabahı selamlarken tenimin intibahı,
Yorgun denizlerin mavi teni
Çapaklı gözlerimde bilfiil
Çıplak gözlerinde albeni
Geçmiş... Bitmişse
Şayet
Gelecek başlamamışsa
Bu şimdiler bizim değil!
Eylül 2009
yüreğine sağLık çok güzeL👍
"Rüya görmeden görüyorum" güzel bir betimleme ama Rüyasız, riyasız görüyorum diye de ikinci bir anlatım gelmedi değil aklıma.
Tümüyle güzel şiir. Final görkemli.
Geçmiş, zincirleme sürüyor olabilir. Gelecek, umarım gelecektir. Bu şimdiler sizin olsun şair ! Teninizin uyanışı, selamlasın sabahı...
İçtenlikle kutluyorum.
şimdinin güneşine selam , geçmişin karanlığını batıran şiirine saygı, tebrikler .
Çok hoş bir finaldi... Bir o kadar da etkili...
Şimdilerin bizim olduğu anlar dilemenin vakti geçmesin demek istiyorum ben de bu şiirin üstüne..
Tebriklerimle sevgili Mücahit... Yine keyifti okumak kalemini..
aşkına;
felsefi dokunmak vardı,
martı kanadına yükle ,
ya da yaşadığın şehirde,tüm kalemlerini elmas ustası inceliğinde yüreği marangoz necatiye ver,
neylersin ki serde şairlik var,
mesele;
sarhoş ormanın ışığını görmektir..
anımsadım kardeş
kutlarım
sevgiyle kal...