Dostlara Çağrı
Geride kalan yılları
Bir saniyede anımsayabiliyorum da
Önümdeki bir gün,
Bin yıl gibi geliyor bana.
Kaynar pınardan içtiğim suyu,
Tutsak etmiş musluklar.
Yufka ekmeğim somun olmuş,
Vitrinin arkasından bakar.
Soluduğum temiz hava,
Masmavi gökyüzü,
Bembeyaz bulutlar nerede?
Tarlam, bahçem, saksılarda tutsak;
Ben, tutsağım bir apartman dairesinde.
Ne kadar arkadaş, dost edindiysem,
Çocukluğumda ve gençliğimde kaldı.
O zaman,
Tertemiz ve karşılıksız paylaşım vardı.
Öğrenince,
"İnsan insanın kurdudur" diye,
Bir kurt düştü içime.
Artık,
Dönmek istesem de gençliğime;
Yaralıyım,
Açamam derdimi kimseye.
Neredesiniz çocukluk arkadaşlarım,
Gençlik arkadaşlarım?
Telefon numaranız, adresiniz ne?
Sesinizi duymak,
Size mektup yazmak,
Selam salıp, selam almak istiyorum.
Dostluğun can çekiştiği dünyada,
Hiç olmazsa,
Anılarımızı paylaşmak istiyorum.
Hadi, uzatın ellerinizi.
Her biriniz bir meşale yakın.
Fener alayı gibi kaynaşmak istiyorum.
o kadar uzun yaşamadım henüz... ama özledim bir tandırın buğusunda yediğim otlu peyniri... ustam burnumda tüttü şiir... saygılarımı bırakıyorum sayfanıza...
tebrikler...
Böylesi bir çağrıyı duyup da gelmemek olur mu? Dost kalemin şölenine katılmak, paylaşılan anılardan paya düşeni alıp ayrılmak. Şiirin içinden çıkmadan sürmeli bundan sonraki yolculuk, dostluğa ve dostça. Dost yüreği ve anlamlı şiirini kutluyorum.
"Kaynar pınardan içtiğim suyu, Tutsak etmiş musluklar. Yufka ekmeğim somun olmuş, Vitrinin arkasından bakar."
Torosların zirvelerine tırmanan yamaçlarındaki Türkmen obalarına götürdü beni şiiriniz. Tabi ki geçmişi sorgulamaya aynı zamanda. Buram buram sıla tüttü burnumda. Usta kaleminize ve bilge şiirinize saygılar.
Yüreğin feveran sesiydi evet neredesiniz bunu kimbilir onlarda söylüyordur bu güzel çağrı revaç bulur umarım sayfana selamlarımı ve saygılarımı bıraktım daim ol,😙
Geçmişi hatırlamak bir solukta, o soluk öyle bir derin nefestir ki, yorar yüreği, gözünde büyür gelecek; "Önümdeki bir gün, Bin yıl gibi geliyor bana."
Gelecek, kaçınılmaz akacak zaman, açılacak kapı, uzatarak dost elleri,
belki 'o iyi insanlar o güzel atlara binip' çekip gitmişlerdir,
belki 'unuttu dediğin dost seni anar, alnının terini sofraya sunar'
Kutlarım...