Gün Batımı Sensizlik
mavi kepenkleri iniyor günün
hüzün sarısı vuruyor camlara
şimdi sokakları dolaşan
ebruli gölgeleri akşamın
durulur telaşı şehrin birazdan
sokak lambasını alıp koynuna
yalnızlığa soyunur kaldırımlar
yoksul düşlerini yakar evlerin ışıkları
dört duvar mahremine kapanır
suskun kapılar
ve ben bir sensizlik gecesinde daha
sığamaz olurum gizlerimin ardına
kül rengi bulutlar süpürür anılarımı
ağıtsız gömerim gönül kuytularıma
tütün sargılı yaralarımı
ben yar derim
yar yerinden bölünür yüreğim
buruk bir çay tadında nemlenirken dudağım
kurşun gibi yalnızlık döker avuçlarıma
takvimlerden yağan gün batımları
nasıl da tenime batar kahrolası tik-takları
kırıklarına bölünür kırılası saatler
ve bir martı çığlığı seker sokak ayazından
özlem yükler bir deniz rüzgârına
gecenin moruna saklar korkularını
hatırlar mısın bilmem
ılgın soluklu bir iskele akşamında
yıldız kırığı yağıyordu saçlarımıza
sen sonsuz bir aşkı fısıldıyordun
ben taflan yeşili gözlerine sığınıyordum
usulca
inadına lacivert okşuyordun
umutlarımı
şimdi dört yanımıza ayrılık kusuyor zaman
uzak iklimlerde üşüyor ellerim
son kez daha şiire düşüyor yolum
dilimde söylenmemiş imgeler
gözyaşımda sen
doğurgan mevsimlerden kopup
doğduğun günü muştuluyor gündönümleri
bir kar gününde daha
yüreğimin nasırına basıyor sevişlerin
hani diyorum
timsah dokunuşlu kumsal yutmasa çığlıklarımı
çeksen şu büyülü köpükleri
gözlerimden
25 Aralık 2009
Yorumumla da olsa şiirin bütünlüğünü bozamam. Onu yazan benim Nuriye kızım... Tüm güzelliğiyle, ince duygularıyla Sevgiler taşan kalbiyle...
Kadir Tozlu
ben yar derim yar yerinden bölünür yüreğim buruk bir çay tadında nemlenirken dudağım kurşun gibi yalnızlık döker avuçlarıma takvimlerden yağan gün batımları
tebrikler hemşehrim güzel ve içtendi sevgimle
Şiire yorum yazayımm derken bir yorum bana ket vurdu. "Önemli olan duygunun peşine düşmek değil, yazdıklarınızla okuyucunun onun peşine düşmesini sağlamak olmalı ben bu şiirde duyguyu şiire hakim olmuş " denirse şair gülümsetmiş olur. "Fazıl Hüsnü Dağlarça" o dev şair "Bazen şiir bana yazdırır." demişti. Ne demektir bu, bizi tetikleyen duygudur. şiir yazarken şiir duyguyu alır ve bizi kalem olarak kullanır. Ona duygu anlatımı engellemiş dersek kendi şiir anlayışımızı empoze etmiş oluruz. Bu yüzlerce şiir anlayışından biridir. Anlatmak "sadece" anlatmak ise düşünce ve olay yazılarının işidir. Bunu uzatmadan şiirinize geçmek isterim. Bir şiirde çevre şairin duygularını tanımlar. Şiirin ilk bölümündeki "hüzün sarısı vuruyor camlara" dizesi gösteriyor ki şair hüzünlüdür. artık her nesnede hüznün bir parçası olacaktır haberini almış oluruz bu tek bir sözcükle. çünkü dilin işlevlerinden bir de bildim özelliğidir. Daha sonra bu hüznün nedeninin özlem olduğunu şimdi dört yanımıza ayrılık kusuyor zaman uzak iklimlerde üşüyor ellerim son kez daha şiire düşüyor yolum dilimde söylenmemiş imgeler gözyaşımda sen"" dizeleri gösterir bize. yine güzel bir çalışma,tebrikler.
Çok güzel bir anlatım olmuş Beğenerek okudum Tebrikler
2- mutlaka anlatılacaktır. Önemli olan duygunun peşine düşmek değil, yazdıklarınızla okuyucunun onun peşine düşmesini sağlamak olmalı ben bu şiirde duyguyu şiire hakim olmuş gördüm. Biraz giz, biraz gizem şiire daha çok katkı yapardı tabi ki.
iç sesi de oldukça başarılı buldum. Şiir iki ayrı anlatımın sözcüsü gibi anlatan bazen anlatılanın dilini kullanmış gibi benim yukarıda dediğim giz bu anlamda var ama bu özellikle oluşturulmuş gibi değil kendi oluşmuş gibi, Dilin sade oluşunu mutlaka eklemeliydim son kısıma onuda eklemiş oldum.
Aslında anlatılacak şiirden yola çıkılarak vardır birşeyler ama bukadar yeter umarım diğer şiirlerinize.
Paylaşıma teşekkkürler.