Hani Yakabilseydim...

Hani gözlerimin önünden
Silebilseydim tozlanmış hayalini
Bir kibrit çakabilseydim bedenine
Yakabilseydim seni yakıp ta
Dibi yok sulara savursaydım küllerini
Hani gözlerimin önünden
Silebilseydim yürek ağrısı hayalini
Son kurşunumu sıkabilseydim
O buz mavisi bakışlarına
Sıkabilseydim de
Görmez olsaydın dünyayı bir daha
Demem o ki benim bu kahrolası ellerim
Asla dokunmaz olsaydı
Senin o bağ bozumu tenine
Ve sinemi açabilseydim
Hiç korkmadan hiç çekinmeden
Açıverseydim ihanetine
Yo... Bu akşam delirdim ben iyice
Üstüne üstlük alkollüyüm de
Kendi yapboz hayatımın bu..
Her bir karesinde lanet olası sen
Hani enkaz artığı şu kalbimden
Söküp atabilseydim sevgini
Gömebilseydim zift karası topraklara
Birde ağıtlar yaksaydım
Benim bu imkânsız aşkıma
Yine saçmalıyorum enine boyuna
Ben kim hayalini yakmak kim
Ben bu kadar yiğit bu kadar mert miyim
Sana son bir sır vereyim duy/ma
Gönül âleminde devrilen
Vagonların altında kaldı
Benim bütün cesaretim
Şimdi tek tesellim
O hiç görmek istemediğim
Aklımdan çıkıp gitsin diye
Ne mücadeleler ettiğim hayalin...

19 Aralık 2010 96 şiiri var.
Beğenenler (15)

Henüz beğenen olmamış...

Yorumlar (15)
  • 13 yıl önce

    Buna ne şiir yazılır deneyeceğim hüzün katmerli hırs şiire hakim cümleler vurdu on ikiden şunu anlıyorum bu şiirin altında çok yufka bir yürek var cesaretini kutlarım😙👍👍👍👍👍

  • 13 yıl önce

    canımsın ablam

    yüreğine kalemine sağlık bitanem

    👍👍👍👍👍👍👍👍👍👍👍👍👍👍

  • 13 yıl önce

    şiirin bütünü okunduğunda açıkca anlaşılan şu ve belki üzeri biraz gizli örtülse de, etki ve tepki meselesinde sorunun kimden kaynaklandığı? Bir diğerine serzenişler gönderilirken esasen o serzenişlerin hedef noktası da bellidir. Bu belki ama belki de demeyeyim bir diğerini yok ederken asıl yok olan aşk'ın kendisi. Şair zaten içsel dünya olarak kanımca kırılgan hani buz sarkıtının rüzgârdan bile etkilenipde saçaktan düşüşüne benzer ruh halindedir ve bu hal genelde tüm duyarlı şairlerde vardır. Bana kalrsa yani kendi fikrime göre ki öyle düşünürüm şiir biraz da duygusal yoğunluktan kurtulmalıdır. Şiirin yapısında bu durum sonlarına doğru var. Bir ışık var. Ama kararsız bir ışık. Şiirin cesaretliliğinin kırılmazlığının boyun eğmezliğinin olması gereken yerlerde bu duygusal yoğunluğu gerek hanım şairlerimizde gerekse erkek şairlerimizde bu durumu sıkça gözlemliyorum. Oysa şiirin bir de öteki esas olan boyutu var. Nedir ki bunlar gözden kaçıyor. Şiir çoğunluk kokmalı. Şiir çoğunluk kokarken zaten kendi ilerleme yokunda evrensel kavramı da siz istesenizde istemenizde yavaş yavaş kapsamaya başlar. Bu asıl boyut içinde zaten var olansa gerçek aşk ve gerçek bireye karşı duyulan sevgidir.

  • 13 yıl önce

    Şairim, duygu ve şiir ; kurgusuz yürek sesi, bam teli...

    Selam ve sevgilerimle canım / Susmasın yüreğin..

  • 👍👍hüzün bulutu..