Sen O Gün

sen o gün
kirpiklerine düşmüş kırağıları da ayrılığa dahil ettin
ve gittin !

ala çakır bir sabah
ellerimi ellerine alıp
koca koca beylik laflar ettin...

bir farkı olmalıydı elbet
bir farkı olmalıydı anlattıklarının
ve henüz bitmemiş bir şiire konu olmalıydı sevda...

sen o gün
kelebeklerin türküsünden bahsettin
mümkün olmayan güzelliklerden...

yağmurlu karanlık bir şehri
hızla çarpan kalbini
ta yüreğine çöreklenen hüznü de koyup cebine
gittin...

madem mutluluk hoyrat
madem tepeden ayağa illetli yaşamak
ve madem cemreyi beklemek gibi seni beklemek
kızgın değilim...
usturupsuz cümleler kurduğuma bakma
sineme gömüp tüm şiirleri
öykümüzü temize çekebilirim...

sen o gün
iğreti dağ yollarını
ıhlamur kokularını
avuçlarımdan kopardığın poyrazları da bahane edip
gittin !

doğrudur...
çetin iştir ayrılık
doğrudur...
sonsuz melankoli...


müşkül şarkılar
meçhul anılar
ve
maksadını aşan bir it dalaşı içimde
ihtimal
bir gün yeniden sevebilirim....



sen o gün
tekmili birden yakarak resimleri
yürürken kaldırımlarda
bakışların
biraz mahzun
biraz sitemkar...
gül kırıntıları sürgün çehrende
............................gözlerinde efkar....
............................gözlerinde efkar....

5-12-2016
beşiktaş


not;
mamafih,
baş koymaya gerek yoktur aşk da
şiirlerde ki naif serzenişler
şair meşrebindendir aslında....