Şerefine Çal Ömrümün

Bana iç sesli şarkımı söyle!
Yıllar öncesinden yağmur,
Ley ley ley sessizliğinde..

Ömrümü incittim,
Günle gecenin dansı ne hazin şimdi bak!
Suçluyuz mevsimlere,
Şerefine içilen hazan,
Zaman ek'imden kırk geçmiş be ustam.

Görkemli melodiler iniyor gökyüzünden,
Sesimin duvarlarına kadar,
Sustum.
En vurgun,
En derin.

Bildiğim su gibi su olsun.
Yürüyüşüm yağmurlu,
İçimde bir tarapapam...
Duyulmadı,
Duyulmaz be ustam!

Keman;
Ah benim ağlayışlı dostum,
Hüzün sesin arşe'den reçineli,
Hep sana döndüğümde solo,
Sil porteyi,
Sol'um yoktan hükümsüz benim.

Yazısız, sözsüz ve vakur,
Ömrümü çalan orkestra;
Şerefine çal ömrümün şimdi!

Gökyüzünün alın teri düşüyor ellerime,
Masam zaman dolu,
Saçlarımda şimşekler..

Doğmuşum bir akşamüstü geçmişte,
Yıldırımlar takınmış gökkuşağım.

Yolum kızıl kıyamet,
Yönüm cehennem,
Değmeden geçtiğim gençliğim;

La la sol fa
La la sol fa

Kırk anahtarlı notalar,
Hala kırılgan,
Hala bir sen bekler.
İhtimali bilmezsin!

Hiç kemanım olmadı benim.
Tellerden yılgın,
Ateşten pena,
Kül bir melodiye çalındım.

Kısacası;
Aşk toprak ve su,
Seviyorum demişliğim var bir kez,
Tanrıya söz vermiş maviliğim,
Bu yüzden yağmurum ben.

Şiirler açmış evvelce kavimlerim,
Simin geceler dolusu ay,
Yere düşen besteyi ben say!
Sen yine çal kopuzu.
Ömrüm uzaklaşırken us'tan,
Türküler yaktım yağmurla ustam...

16 Ekim 2009 52 şiiri var.
Beğenenler (14)

Henüz beğenen olmamış...

Yorumlar (42)
  • 15 yıl önce

    La havle..

    şubat soğuğu gibi bakıyorum,yüzlerine yüzleri;tıraş edilmiş atlar gibi temiz ve ceylan derisine işlenmiş bir ikrar aşağılık bir gölge oluyor; dizlerimin kanaması, iki vektör ve kemikli kalbim olmasa kırılabilirdim belki, tam ortadan ikiye..

    Şimdi aşk usta aşk;

    Acil servis ömrüme...

    7...

  • 15 yıl önce

    Helak edilmiş bir kavmin son mezartaşlarıyız usta Unuttuğumuz kadınlar ağlar kelimelerimizde Bıçak sırtı gibi işlemiş içimize yalnızlık

    Yalnızlık kelimesini bile yalnız bırakmışız içimizde Karanlık gecelerimizde çocukluğumuz susar Hani öpsek bir kadını dudaklarımız kanayacak Aldanmışlığımızın sebepleri ölen bütün şairler Kalmadı toprak üstünde bizi aşka inandıracak Ve biz kadar â??Aşk' olacak kelimeler...

    Biz gideriz ve ardımızdan intiharlar gelir Kanımız ziyadesiyle kırmızı... Toprak çeker canım...

    Bir â??sol' ver usta...Senden benden kırmızı...

    (6)

  • 15 yıl önce

    Aşk diye kaç hüznü geviş getirdiyse kağıtlar.. O kağıtlar ki gazete iş ilanlarında üçüncü elden kelepir satılmış! .................................................................................................... kanlı bir tarih sayfasına günlük tutarken gece. yalnızlıklar doluyor oraya. ucubeden farksız sus'lar. ucu doğuyu gösteren paslı bir iğneyle tutturulmuş gecenin yüzü sana. karanlığına batmışım, karanlığının üzerinde güneş ağlayan bir adam dövmesi gibi. kafası güzel elleri güzel bir masal olmuşum.

    ben mirim ben, ruhumun kızlık zarını patlatmış ondan yana dul kalmışım..

    5..

  • 15 yıl önce

    Bir kurşun yarası dikiş tutmaz usta Bir de yetim sıfatlarla büyütülmüş yalnızlıklarımız

    Ver ömrümüze bir â??solâ? anahtar...

    Bir anahtar kırk duvar Bir de kırık kapı var Nerde kaynadığı belli olmayan Mahşer kalabalık şehrimin göbeğinde Guslünü kanla alan ruhsuzlar... Uykusunda devrim görür bu uyanıklar...

    Şakaklarımızda alıngan beyazlıklar Ömür diye törpülediğimiz sabahlar Mükellef felç geçirmekte dimağlar İki satıra, iki damla gözyaşına Aşık olan körpe firaklar

    Sevdada ucuzluk var...

    â??Aşk diye kaç hüznü geviş getirdiyse kağıtlar...â?

    (4)

  • 15 yıl önce

    Yara?

    Asırlardır kan dökmemeye özen gösteren ben...

    Tanrıyla benim arama gireceksin diye sen Sana elim yüzüm tutsun diye, Abdestte mugayir tek bir duam olsun diye belki de

    Uzuncadır kelime doğurmayan ben; Bu akşam;evlatlık sözümü de kestim...

    Tamam senden de geçerim evelallah,ama Sen de biliyorsun bunu

    Artık benim ettiğim hiçbir yemin dikiş tutmaz!

    3..