Aptal ve Deli
İnsanlar attıkları her adımda biraz daha yaşlanıyorlar. Ama bunun en güzel tarafı da ne biliyor musunuz? Yaşlanmalarına rağmen bunu kutlamaları.
İnsanlar geçen yıllar yerine kötü günlerini kutlasalardı, daha da mutlu olurlardı. Bir pasta ve mumlar onları mutlu ederdi en azından. "Delilere her gün bayram" sözünü aslında doğru buluyorum. Bir anda deli olmak istiyorum. En azından onlar kafalarını ufak şeylere yormuyorlar. Hayatı akışına göre takip ediyorlar ve biz ne kadar onlara deli desekte onlar bizden daha akıllılar. Bunun en güzel örneği Einstein değil midir? Herkes ona deli gözüyle bakarken o umutlarına bir ışık yaktı ve yoluna devam etti. Dünya'daki en bilinen bilim adamı oldu. İnsanlar delileri "aptal" sanarlar. Fakat aptallar toplumda bellilerdir zaten. Bir de deliliği "çılgınlık"la karıştıranlara ne demeli? Onlar hayatlarına sadece boş bir gözle bakanlar. Her şeyi bir çok hedef için değil de bir hedef için yaparlar. Toplumda bu nedenle yer edinemeyen insanlar çoğunluktadır zaten... Deli olmak, "aptal" olmak değildir. Deliliği ırk haline getirenler ve onları toplumdan ayrı yerde tutanlardır suçlular.
Deli gibi sevmekte bu zamanlarda moda tabii. Aşkını ya Haliç'te ilan edeceksin ya da Boğaz'da intihara teşebbüs ederken... Bu da başka bir katagori oluyor işte! Biz bunun adına "deli saçması" diyoruz. Bu kelime insanların daha da hoşuna gidiyor.
"Deli" olmak çoğu zaman hayatın farkına varmaktır. Tadını iyice yaşamaktır hayatın. İstediğiniz gün "deli" olursunuz. Ama aptal olmak ayrı bir sanattır.
Doğru lafa ne hacet atalarımız güzel söylemiş👍👍👍