Bir Rüyaydı Bitti
Unuttum diyordu genç, bir dakika bile aklından çıkaramadığı şeyi, bile bile kendini kandırırcasına.
Sonra düşündü ; 'Geçmiş mi yüreğime kör bir bıçak gibi saplanan, yoksa yüreğim mi geçmişi keskin bir bıçak yarası gibi kanatan'.
Biraz duraksadı ve ' Kör bir bıçak keskin bıçak yarası açar mı ' dedi , öyle bir yara açılmıştı ki yüreğinde her gün anılar tuz basıyordu, dikiş tutmaz bir yaraydı. Tam kapandı derken elleriyle kaldırıyordu kabuklarını yaranın. unutmak mümkün müydü ? Sonra kaşlarını çatarak unuttum işte bak unuttum dedi..
Gece çığ gibi düşmüştü üstüne artık uyuma vaktiydi , yattı yatağına yüz üstü uzandı ve yine düşünmeye başladı ''unuttum mu acaba '' dedi ,Unuttum derken bile aslında onu düşünüyordu farkında bile değildi . Çelişkiler içindeydi, unutmak istiyordu ama unutmak mümkün müydü acaba?
Düşünürken gözlerini kapattı ve uykuya daldı, fazla zaman geçmeden bir rüya görmeye başladı. Unuttum dediği ama hiç aklından çıkaramadığı kızı gördü rüyasında. Yıllardır resmine bile bakmaktan korktuğu kız karşısındaydı, kabus muydu bu yoksa yıllardır görmek istediği rüya mı? Bir yandan hemen uyanmak istiyordu bu kabustan , bir yandan da ölünceye kadar bu rüyayı görmek istiyordu.( Kız evlenmiş bir çocuğu olmuştu. Mutlu muydu kız ? Kız da mutluluğu tatmamıştı ama gencin tek dileğiydi kızın mutluluğu.) Genç birden titremeye başladı gözlerini kızın gözlerinden kaçırdı, görmemiş, tanımamış gibi yaptı, konuşmadan yanından geçti . Kız genci takip etmeye başladı, biraz takip ettikten sonra koşarak karsısına geçti, Genç durdu, kızın yüzüne bakmaktan korkuyordu, gözlerini kızın gözlerinden kaçırdı ,yine gözlerinin büyüsüne tutulmaktan korkuyordu, çektiği acıların yenilenmesinden korkuyordu. Kız, geçmişte sarılmalarında yaptığı gibi gencin boyuna ulaşmak için parmak uçlarında durup iki elini gencin omuzuna koydu sağ yanağını ellerinin üst kısmına yerleştirdi tebessümlü ve özgüvenli bir ses tonuyla üstüne bastıra bastıra '' Sen beni unutamazsın sen!! Beni unutamazsın' dedi . Genç hiç bir şey söyleyemedi, sadece titriyor ve kalp atışlarının sesini duyar gibi oluyordu ,kalbi yerinden fırlayacakmışcasına atıyordu. Aniden irkildi ve kan ter içinde uykudan uyandı, unuttum diye bağırdı . Ama unutamamıştı her şey dün gibi aklındaydı. Güneş doğmak üzereydi artık gün aydınlanmaya başlamıştı, Kalktı elbiselerini giydi ve dışarı cıktı, güneş yeni yeni çıkıyordu. Rüyanın etkisinde kalan genç 'unuttum unuttum ' diyor ve yürüyordu ,hava soğuktu ama havanın soğuk olmasını hiç umurunda değildi. Bir saat yürüdü , işe gitme saati gelmişti arabaya bindi ve işe gitti , rüyanın etkisinden kurtulamamıştı Bütün gün boyunca 'unuttum' 'unutmak zorundayım' diye konuştu içten içten . Kızın yüzünü tekrar tekrar görebilmek için gün boyunca binlerce defa gözlerini kapattı ve kızın yüzü gözlerinin önüne geldi.
Sonra ' evet! Unutamadım' dedi . Kendiyle girdiği savaşı yüreğiyle girdiği savaşı kaybettiğini farketti ve kendine bir türlü söyleyemdiği gerçeği söylemeye başladı . Ne yaptıysam unutamadım ne yaptıysam unutamadım , unutulmuyor dedi... ....
Aslında unutmak basit değildi .
Hangimizin gizlisinde, zulasında bir yarası yok ki ?
Benim var ! Ya sizin ?