Firuze

Aşk! İnsanı insana kul eden o yüce duygu.Ulu hakanların bile çaresiz kalıp boyun eğdikleri o ilahi nur.Demirden daha katı kinlerin yumuşamasına neden olan ve her göz yaşına rengini veren affedici....

İstanbul'un kenar mahallesinde yasayan firuze aslında güzelliğiyle toplumdaki kaynana adaylarının gözdesiydi. Ama o evlilik vaktinin gelmiş olmasından ziyade babasının kimsesizliğini paylasan bir kız evladıydı. Çevresindeki her delikanlı beline kadar uzamış saçlarının mas mavi gözlerinin esiri olmuştu. Delikanlılar önünde pervane dönerken onun sadece babasını düşünmesi takdire sahan bir durumdu. Çünkü onun babasından baksa kimsesi yoktu. Annesini kendisinin doğumunda kaybetmiş, babasının dayanağı olmuştu. Babası mümtaz efendi kızını en iyi şekilde eğitmiş ve kızının yaşam sitilinden onur duyan bir babaydı. Mümtaz efendi marangoz atölyesi sahibiydi. Odunlarla yılardır iç içe yaşamış ve aynı ortamda onların dilinden anlayan büyük bir ustaydı. Belki zengin değildi ama yüreğinin zenginliğini kızına çok iyi aşılamıştı.Firuze ise babasının gelirine destek olabilmek için komşularından aldığı nakış işlemeleri yapıyordu..Bazende nakışlarını pazara götürüp orada satıyordu.



Mahallenin yapısı birbirlerine yapışık olan evlerle, daracık sokaklarıyla ve çamaşır iplerinin birbirlerini sarmaladığı karşılıklı evlerin sımsıcak dosluklarıyla var olmuştu sanki. Evlerin iki katı aşmayışı kerpiçten yapılması ve ahşap olması ayrı bir hava katmış. Firuzenin evi ise sokağın başında bulunan ve osmanlı tarihinin motiflerini yansıtan o dönemin şaşalı şimdiki dönemin ise fakir yurdu olan ve soyunu o dönemin sakinleri olan kervancılardan alan kervancı konağıydı.Tavanları tahtalı duvarlarında ise göz göz dolapları olan bu evde herşey tarihin dokularını ilk gün ki gibi sıcaklığıyla koruyordu.Burada ki bir çok ev osmalı tarihine dayanan ve özeliklerini koruyon tarihi eser yapılar...


Bir gün Firuze eliyle işlediği nakışları pazara götürdüğü esnada karşıdan gelen delikanlı dikkatini çekmişti. Bir anda gözleri delikanlının sıcak bakışlarına takılmıştı. Kalbi küt küt atmaya vücudu da soğuk soğuk terlemeye başlamıştı. Delikanlının da aslında firuzeden geri kalır yanı yoktu. Firuze yinede olgun davranışlarıyla delikanlının yanından geçerken gözlerini beklide istemediği halde yere doğru yönlendirdi. Delikanlı ise firuzenin güzel gözlerin etkisinde kalmış olacak ki gözlerini geçene kadar firuzenin gözlerinden alı koyamadı. Delikanlı arada bir arkasına dönüp firuzeye bakıyordu.Bir birlerinden artık uzaklaşmıştılar. Ama bu uzaklaşma pekte kalıcı olacak gibi degildi. Firuze nakışlarını sattıktan sonra evine döndü. Aslında firuzenin aklında delikanlı yer etmişti. O gün garip bir davranış sergiliyordu. Bu gariplikler ise babasının gözünden kaçmamıştı. Firuzeye sordu ama firuzenin telaşlı bir şekilde olayı ört bas etmeye çalışmasından dolayı üzerine varmadı. Zaman geçtikçe buraların yabancısı olan delikanlıyı kısa bir sürede unuttu.

Delikanlı ise; saray soyundan gelen Ahmet Haşim beyin oğlu kemal idi. Saraycı bir ailenin soyundan gelmesi onun ilim irfan sahibi biri olma yolunda en büyük kozuydu. O da tıpkı firuze gibi olgun bir kişiliğe sahipti. Oturduğu konağın tek çoçuguydu.. Babası Ahmet Haşim oğlunun artık mürivetini görmek istiyordu. Kaç defasında oğluna bu konuyu açtıysa da oğlundan mutlu haberi alamadı. Aslında bir bakıma firuzeyle ortak özelliği annelerinin olmamalarıydı. Konağın gösterişli olması ona yönelen kızların para arzusu onu gerçekten huzursuzlandırıyordu.

Kemal o gün firuzeyi gördükten sonra içi içine sığmayan bir kişiliğe bürünmüştü. Firuzenin gözleri aklını başından almış mecnun misali yanar döner olmuştu. İçindeki neşe dışına vurmuş konaktaki herkesin iğlisini çekmeye yetmişti. O asık surat artık gülüyor çevresine de yansıyordu. Ertesi hafta firuzeyi görmek için Pazar yerine gitti. Ama firuze ortalıkta yoktu. Beklide gelmeyecekti. Kemal o güzel gözlere tekrar bakabilmek için akşama kadar beklediyse de gelen olmayacaktı. Ve nitekim de öyle oldu. Firuze nakış yapmamış ve pazara uğramamıştı. Artık kemal de umudu kesmiş ve konağa geri dönmüştü. Firuzenin gelmemiş olması onun kalbinde bir değişikliğe yol açmamıştı. O yine sabırsızlıkla gelecek pazarı beklemeye koyuldu.

Bir akşam firuze rüyasında kemali gördü.Kalbi o kadar heyecan doluydu ki yüreği dayanamayıp uyandı. Uyandığın da ise kan ter içinde kalmıştı. Rüyadan o kadar etkilenmişti ki kalbinin atışı memelerini zorluyor ve giydiği geceliği yırtacakmış gibi çarpıyordu. Hemen mutfağa koştu çeşmeyi açıp su içti. Evden gelen tıkırtılar mümtaz efendiyi uyandırdı. Hemen odasından dışarı yavaşça çıkıp ortalığa bakındı. Mutfağın lambasının yanıyor olması hırsız olasılığını güçleştirmişti ki firuze mutfaktan çıka geldi. Mümtaz efendi kızını bu saatte hiçte alışık olmadığı şekilde mutfakta görünce firuzeye ne oldu diye sordu. Firuze aslında hayatında gördüğü en güzel rüyayı babasına kabus gördüm diyerek yalanlamaya başladı. Aslında haklıksız da sayılmazdı. Aralarında geçen kısa konuşma sonrası odalarına çekildiler. Yatağa uzanıp yatmaya çalıştıysa da artık uyku yerini düşünmeye bırakmıştı. Bu olaydan sonra unutulmuş ask yeniden alevlendi. Artık firuzede çaresizce onu düşünüyor hayatını düşlerde bile olsa onunla yaşıyordu. Eline gelen yeni nakış işine eskisinden daha bir ilgi duyuyor. Ve daha kısa zamanda yapıyordu.

Kemal pazarın gelmesiyle artık rahat bir nefes almıştı.Firuzenin askı onun kalbini gerçekten yakmıştştı..Daha kahvaltısını yapmadan faytona atlayıp yola koyuldu.Haşim bey,apar topar ayrılan Kemalin bu aceleciliğine bir anlam veremedi.Kemal onu ilk gördüğü sokağın başında beklemeye koyuldu. Az sonra ileriden uzun saçlarıyla yakıcı mavi gözleriyle firuze göründü. İlk yaşanan olaylar tekrarlandı. Kalpler çarpıyor bedenler uçmak istiyordu. Artık büyük bir askın kıvılcımları yüreklerini yakmıştı. Kemal yavaşça yaklaşıyor yaklaştıkça da firuzeyi yakıyordu. İlk defa nihayet yüz yüze gelmiştiler. Dudaklardan hangi cümlelerin döküleceği gerçekten kestirilemiyordu. Ama bir yerden başlanacaktı. Kemal ilk adımı atmış konuşmayı başlatan cümleleri art arda sıralıyor kurulan cümlelerde firuzeyi tam kalbinden vuruyordu.Firuze de karşılık verince artık ilk adımlar atılmış ikisi de kendini sıcak sohbetin sıcak ortamında bulmuşlardı. Daha sonra firuzenin yanında getirdiği nakışları satmasına kemal de yardımcı oldu. Kısa sürede satılan nakışlar genç asıklara bol zaman tanımıştı.


Bir gün marangoz atölyesine gelen bir bayan firuzeye kısmet çıktığını hali vakti yerinde olan bir ailenin kendisini gelin olarak ailelerine katmak istediklerini mümtaz efendiye iletti. İzni olursa bu akşam gelebileceklerini söyledi.Olay karşısında şaşıran mümtaz efendi şaşkınlığını attıktan sonra gelen elçiyi olumlu şekilde karşılayıp gönderdi.Kürsüsüne oturdu ve uzun uzun düşündü.O da biliyordu ki firuze bir gün elbet yuvadan uçaçaktı.Kızının büyüdüğünü şimdi daha iyi farkındaydı.İkindi sıralarında dükkanı kapattı alışverişini yaptıktan sonrada evinin yolunu tuttu.Cebinden anahtarlarını çıkattı ve evine girdi.Yukarı çıktığında firuze yatıyordu.Elindeki malzemeleri mutfağa koyduktan sonra yavaşça kızına yaklaştı.Kızının baş ucunda oturarak o ipeksi saçlarını dakikalarca okşadı.O sıra gözlerinden gelen yaşlara da hakim olamadı.Belki de eşi aklında ve kızının yanında olamayışı onu bu kadar duygulandırmıştı.Ama yine de mutluydu.Çünkü o gerçekten eşinin hatırasına gözü gibi bakmayı başabilmişti. Az sonra firuze uykusundan uyandı.Babasını karşısında öyle erken bir vakitte bulunca şaşkın bakışlarla babasına sordu.

-ne oldu baba?
-neden erken geldin? diye sordu.
-kızım sen artık büyüdün.benim için küçük olsam bile çevre bakımından sen gerçekten büyüdün.

Şaşkın bakışlarla firuze babasını dinlemeye koyuldu.

-biliyorsun ki sen daima benim yaynımda devamlı kalmayacaksın.Sende bir yerde yuva kurup aile olacaksın.Ben artık senin mürivetini görmek istiyorum.Şunun şurasında benim ölmeme ne kaldı.Ben seni arkamda yanlız koymak değil seni ailesi olarak birine emanet edip bu fani yaşamdan ayrılmak isterim.Bu bakıma senden izinsiz eve görücü davet ettim.Belki sana danışmak doha doğru olacaktı ama ben böylesini uygun buldum.Yinede misafirlerimize verrecegin karar ne olursa olsun kararımdır.

Şaşkınlıkla babasının sözlerini dinleyen firuze babasına dönerek;

-biliyorsun ki sen bana annemi aratmadın.bana hem anne hemde babalık görevini hakkıyla yerine getirdin.Lakin ben senden ayrılmayı daha erken olduğu inancındayım.Umarım bu konuda benden yanasındır.dedi.

-O vakit.Gelen misafiri iyi ağırlıyalım münasip bir dille senin dülşüncelerini onlara iletirim.


Artık akşam olmuştu.Mümtaz efendi kızına;

- Şimdi gelmek üzerelerdir.Hazırlıkların tamam mı? Diye sordu.
- Evet.Baba dedi.


Az sonra kapı tak tak etti.Babası firuzeyi yanına alıp merdivenlerden inerek kapıya yöneldi.Uzatıp kapıyı zırzasınından çekerek açtı.Gelenler bir aileyle birlikte marangoz atölyesine gelen bayandan ibaretti.Mümtaz efendi içeri davet ederek

- Buyrun efendim.Hoş geldiniz.
- Hoş bulduk efendim.
- Kızım misafirlerimize yolu gösterirmisin.

Gelenler ellerindeki lokum ve çiçegi firuzeye teslim ettikten sonra firuze mutfağa çekildi.Tekrar hoş geldin faslıyla başlayan muhabbet artık kızın babasının söze girmesiyle devam etti.Oğullarının tek evlat olduğunu her fırsatta dile getiren kerim bey sıcak sohbetine biraz ara verdi.Aracılık yapmayı üstlenen Menekşe hanım oğlan tarafını kız tarafına biraz özetler şekilde anlatmaya başladı.Bu arada firuze elinde tepsisiyle mutfak kapısından dışarı çıktı.Başta Kerim bey den başlayarak misafirlere en son olarak ise babasına kahveleri ikram ettikten sonra mutfaga tekrar çekildi.Dikkatli gözlerle firuzeye bakan damat adayı Mehmet firuzenin kendisine bir kez olsun bile bakmamasını yadırgadı.Çok geçmeden gözleri yolluğun püskülüne takılı bir vaziyette dalıp gitti.Kimbilir aklından neler geçiriyordu.Ve artık kız isteme merasimi başladı.Kerim bey Allah'ın emri beygamber efendimizin (hz.muhammed s.a.s) kavliyle oğlu Mehmet'e Firuzeyi istedi.


Not:burada kesilen bu roman tüm gerçekleriyle devam edecektir...


Okuduğunuz bu olay tamamen hayal ürünüdür.sizce ben devam etmeli miyim, beğendiniz mi? Bu sorularıma cevap verirseniz memnun olurum....

30 Nisan 2011 10-11 dakika 4 denemesi var.
Yorumlar