Gel de Sarıl Boynuma

Dün öğleden sonraydı sohbete kulak verdim
konu hep mi hep sendin bir kaç sözü kaçırdım
lakin olay açıktı derdin varmış bir derdin

İnsana ayakları uzaklaş burdan derya
o çeşit bir haldeydim sendeleyerek gittim
durupta soluklandım güç bela soluklandım
bittim dedim ben bittim..

Yürüdüm yürüdüm hep ama hep yürüdüm , rıhtıma geldiğimde gün tamamiyle batmış, mavi deniz suları koyu bir renk almıştı ,buluştuğumuz yere baktım , hani herşey bir yana deyip kavuştuğumuz o yere baktım ,dalıpta gittiğimi güç bela farketmiştim, kendime geldiğimde seni kırmış olduğum stem dolu o mektup gözümün önündeydi ,hatta bir ilerisi, iyi kötü ne varsa ayırt etmeksizin herşey ,ama herşey gözümün önündeydi.........
Hele mutluluğumuz ,hey gidi günler hey..!
biliyorsun değilmi
sen buraya gelince hep saklanmak isterdin
sığınağın kayalıklar,görürdüm bilirdim amma ,nasıl hoşlanırdım nasıl
aniden ( Peh ) derdin ya ,kuş hafifliğinde, boynuma sarılırdın, sonra yine ve yine ve daha neler neler............
Eğer'ki gelmeseydin, yani şimdi sen buraya eğer'ki gelmeseydin,ya delirecektim ya intahar edecektim düşünsene bir kere, martıların sesine ,dalğaların sesine nerdeyse 'sen' diyecektim...........
Ama koşupta geldin ,hissinle kalbinle koşup geldin ,herşeye rağmen deyip sen koşupta geldin'ya ........
İşte aşk bu ey sevgili, sil o göz yaşlarını dargınlığımız bitsin tekrardan gülüp gülüşelim, istersen hadi şimdi koş saklan tıpkı eskisi gibi,saklan ve beni korkut ( Peh ) de sarıl boynuma ayrılmamacasına (Peh ) de sarıl boynuma, canım aşkım nur bakışlım,( Peh ) de sarıl boynuma....