Önümüzdeki Her Zorluk , Aslında Kutsal Kolaylıktır Bağışıklık Kazanmak İçin...

Ne kadar zormuş hayatta kalmak be. Hep gülüyoru oynayıp kaybetmekle sarmaş dolaş olmak ne kadr zormuş. Belli etmemeye çalışsa da insan derdini sıkıntısını, saçında kepek çıkmaya başlaması onu ele veriyormuş.

Zormuş be, sırlara karışmak, sır küpü olmak, kendimim dediği başkasıyla yaşamak insana ağır geliyormuş. Ayakları taşımak istemiyormuş o başksını.

Kardeşlerim;

Hayatın bütün sıkıntılarını yüklendim sırtıma aldım, çadırımı umuda kurmaya gidiyorum, susuz bedeviyim. Ağlamak hevesi içimde her an ama ben hep gülmek istiyorum genç yaşta dökülmeye
başlayan saçlarıma inat.
Karşımda acımasız ve kendini beğenmiş bir hayat.
Yazmak, söylemek değil de, yaşamakmış asıl sanat.

Sızmak da gelmiyor değil içimden bir köşede. Kız Kulesi'ni, Galata'yı karşıma alarak en büyük metropole haykırasım geliyor bazen nedensiz. Şerefine kırmak istiyorum kadehi Avrupa yakasının karşı tarafından. Ah ulan kalleş dünya, sana olan hırsımı İstanbul'dan çıkarıyorum diye haykırasım geliyor her ne kadar İstanbullu olmasam da. Büyük diye o kenti seçiyorum dertlerimin yanında o şehri küçük görerek.

Soğuğun, ayazın, acının içinde yanıp kavrulmak geliyor buz gibi havada. Soğuktan büzüşerek sakinleşeceğime ve böyle kendimle başbaşa kalacağıma inanıyorum ancak.
Fazla bir şey de istemiyorum, sabaha kadar yetecek kadar sigara ve içimi ısıtacak konyak
hariç
ve çalmasını istediğim bozuk da olsa bir plak.
Ne söylerse söylesin bana, farketmez.

Derin itirazlar ve isyanlar barındırıyorum bünyemde,
melankolik oldum içten içten.
Susuyorum, susuyorum, susuyorum ama
geçiyor hayat be kardeşim,
geçiyor iş işten.
Anlayamıyorum.
Anlatamıyorum.
Konuşmamak geliyor sadece içimden.

Bütün benzetemeler aynı, bütün sanatlar, bütün şarkılar-şiirler, bütün ihtilaller,
Hiçbir şeyin birbirinden farkı yok.
Üslubumuz farklı hayatla, ayrı frekanslardayız.
Aynı olan ise,
Gülmeye hep iki adım uzakta, ramaktayız.
Aynı olan ise,
ikimiz de konuşmamaktayız.

Somut olarak ele alsam seni hayat,
Otuttursam karşıma,
bir sigara uzatsam, sonra da bir kahve söylesem sana.
Sende kırk yıl hatrı var bilincinde olsan da, hatırlasan beni bir kereliğine de olsa.
Unutmasan, üşütmesen ve soğutmasan...

03 Mart 2011 2-3 dakika 3 denemesi var.
Beğenenler (1)
Yorumlar