Seçki( Tanımsızlığı tanımlayabilirmisiniz)

Dolaşımda ?bütünleşin ve ayrışışın' melez akar geçerinde belki de bileşkelerin dışavurumuydu düşüncenin nesneler üzerindeki kavrama ve müdahale serüveni ya da ayrışışların. Ne nedensiz olmamalıydı hiçbir şey ne de nedenini açıklayamadığına yenik düşmemeliydi düşünce fakat keşif yolculuğunda açıklayamadıklarına rağmen kavramaya çalıştıklarıyla yönelimleri hep olmalıydı pes etmeden bu yönelimler olacaktı da kutsananlar ve aforoz edilenler sahiplenen ve terk edilenler ?bütünleşin ve ayrışışın' melez akar geçer karakterinde... insan ya yok sayacaktı varlığının tekil yitişini ya da yok sayılacaktı saçılan nesnenin esanesinde gidişini...
Schopenhauer ?e gore
'Günümüzde her yerde insan, müthiş bir özenle, bedeninin ve bedensel ihtiyaçlarının peşinde koşmaktadır.
Saygı şöyle dursun, en küçük bir nezaket ya da himaye görmeyecek tek şey, düşünen kafa mıdır?
Hiçbir makam, mevki, soy sop farkı yoktur ki, kafalarını sadece bellerinin hizmetinde kullananlarla, 'Hayır! Kafa bunun için kullanılamayacak kadar değerlidir, o sadece kendi bilgisinin hizmetinde kullanılmalıdır!' diyecek cesarete sahip olanları birbirinden ayıran derin uçurum kadar büyük olsun.
Böyle az bulunan insanlar, bu dünyanın olağanüstü ve çok çeşitli manzaralarını keyifle izleyip düşünerek, aklın bunları ister sanat ister edebiyat olarak yeniden üretmeye çalışması gerektiğine inanırlar. Onlar dünyanın gerçek soyluları, hakiki asilzadeleridir. Diğerleri köleler ve ırgatlardır'

Öğrenilmişliğin akışkan yapışkanlığı ifadenin iffetsizliği...feyiz aldığı estetiğin çağrışım yönergelerinde keşif yolculuğunu sürdürür...period aklın ?aslında ve yani'leri kavramsal devşirme ve geçişken zamanın akar şelalesinde anlağın anlaşılmaz kılınımları ?vasıf diagram' ile gölgelemeye çalıştığı altettikleri... ikincil... üçüncül...üretke porterler karışımı
karışığın ayrışık karma tümleyeni paranoia ve düşgörüm kayboluşunda tatmin ve riyakarlığın pandomim fukaralığında finalde ötekilediğine ?öteki'/leşmek...peki tüm bunlar ? anlamaya çalışmak' serüveninden mi? neden tüm bunlar? ... burada belirgin bir biçimde öne çıkan yada çıkartılan savunma anekdotu ? ihtiyaç' kavramına sığdırılmış soyut sonsuz istemler... yanılgı döngüsünde ... (insan ya yok sayacaktı varlığının tekil yitişini ya da yok sayılacaktı saçılan nesnenin esanesinde gidişini...)' ama'lar ?fakatlar ?lakin'ler... uzanımları ile aklın kıvrak imha ataklarında seyir kalmış üretke kavramlar bağlaç sermonize düetleri yüklençlediklerine tanıdığı ayrıcalık ile akıl hapishanelerinin parmaklıkları arkasına çekmeye çalıştığı güçsüzlerin yitik dünyaları bu yitirilimlerden beslenmeye çalışanlar bir zaman sonar kendileride bu döngüde başkalarının da beslenme malzemesi olmaktan kurtulamayanlar...
bu durumda insan gerçekten ne neyi aradığını biliyor ne de aradığı kendine bir anlam verebiliyor
Tanımsızlığı tanımlayabilirmisiniz?
Adlandırdığınız her ne ise anlamlandırdığınız ta kendisimidir yoksa sığınak sanılan ?anlam'ı adlandırarak mı sanrılarınızın isteklerine bir aparat olarak yola devam etmek mi...varılacak yer neresi...Kendini bilmiyorsan neyi anlatabilirsin... bu durumda insan gerçekten ne neyi aradığını biliyor ne de aradığı kendine bir anlam verebiliyor
Merkezinde insane olan bir anlatı aslında sezginin çağrışımlarıyla çarkeden bir sürüm döngüsüsünden ibarettir... Tanımsızlığı tanımlayabilirmisiniz?




.

09 Mart 2013 3-4 dakika 22 denemesi var.
Yorumlar