Sevmek Ya da Sevmemek

Sevmek zordur güzeli. Emek ister çaba ister, uğraş ister, vazgeçmeyecek kalp. Sevdi mi kafasından çıkarmıştır zaten vazgeçmeyi insan. Ama ya kimi si gereken emeği vermemiştir yada çabalamamıştır en ufak bir engel karşısında. Onu düşünmek, onun yüzüyle uyuyup, güne onu seviyorum diye başlamak mıdır ? Yoksa bütün gece düşünmek mi onsuz uyuyamamanın verdiği huzursuzlukla yaşamaya alışmaya çalışmak, her yeni günde ne yapacağını bilmeden nasıl davranacağını kestiremeden olacakları izlemek mi ? Kimileri söyler "seviyorsan konuş, kurtul" tamam da, peki heyecandan titreyen bu elleri, kuruyan damağı ve normalde susmayan ama o durumda tek tekilime bile edemeyen bu dudakları, tamamen durmuş beyni ve hiç durmayacakmış gibi atan bu kalbi ne yapacağım, nasıl başa çıkacağım kontrol edemediğim bu duygularla. Konuş demek kolay olan. Peki ya sonra işiteceklerin ne olacak ya söyleyip de kurtulmazsan, umduğun gibi olmazsa konuşma. Ben söyledim benden çıktı artık o düşünsün, ister kabul eder ister etmez diyip oturup cevabı beklemek mi her şey. Ne olacak sonra ? Hani sevmek için gereken emek, hani uğraş nerde kaldı uğraşın. Haram değil mi çaba vermeden elde etmek, alın teri dökmeden kazanmak parayı. Hak etmeden kavuşmak sevdiğine. "Gülü seven dikenine katlanır" diye boşuna söylememiş eskiler bir şeyi istiyorsan gerçekten gerekenleri yapmadan olur mu peki ? Yüzüne bakarak hangi doktor hastaya koymuş ki teşhis, sen denemeden bileceksin olmayacağını bu ilişkinin. Yaşayarak öğrenmek diye bir şey varmış, yanlışlardan, karşına çıkacak olumsuzluklardan ders çıkartmak gerekirmiş. Anlamsız hayata mana katarmış yaşadıkların, artısıyla, eksisiyle. Ama sen hep doğru karar diye yanlışlıklardan uzak durup, olumsuzluklara sırt çevirirsen, ilerde karşına çıkacak senin dışında gelişip seni etkileyecek en ufak bir olumsuzlukta bile kimi zaman en büyük etkiyi göreceksin. Bazen yanlış olduğunu bildiğin seçimleri yapacak bunlardan ders çıkartmayı bileceksin. Sevmekte bazen verebileceğin en doğru kararken, bu kimi zaman en yanlış olan şeydir. Ama bazen doğru bildiklerinin yanlış olabilme ihtimali olduğu gibi düşün, yanlışların doğruluk ihtimallerini. Sevgi içinde böyledir aslında kimin doğru kişi olduğunu düşüncelerle değil yaşanmışlıklarla anlayacaksın çoğu zaman. Eğer seviyorsan da yanlış veya doğru kişi bunu yaşayınca anlayacaksın, gerekenleri yapman gerek. Bu yolda iki seçim yapman gerekecek, ya zayıf olanların yani gerçekten sevdiklerini sananlar gibi en ufak pürüzde kaçıp gitmek, yada gerçekten sevdiğini sananlar gibi değil de gerçekten seviyor muyum diye uğraşanlar gibi ikinci yolu seçip çaba göstermekti. Ben ikinci yolu seçtim, ve gerekenleri de yapmaya çalışacağım bunun bedeli ne olursa. Zaman zaman üzülecek belki ağlayacağım. Erkek adam ağlamazmış ama aşık adam ağlar. Benim gözlerimdekiler senin yokluğunun verdiği çaresizlik ağacını sulamak için bahşedilen o değerli damlacıklar sadece...

05 Haziran 2011 2-3 dakika 3 denemesi var.
Yorumlar