Tavan Arasındaki Hayatlar

Atmaya kıyamadığımız ya da tekrar kullanır mıyız diye tavan arasına kaldırdığımız eşyalar vardır... Onlar üzerlerinde geçmişe ait acı, tatlı izler taşıyan, tavan arasına hapsettiğimiz hayatlardır aslında...

Zar zor açtım paslanmış kilidini, tavan arası kapısının, içeri girdiğimde, tozlanmış hüzünlerim, sevinçlerim, iyi ve kötü anılarım karşıladı beni... Her biri şikâyet ediyordu sanki elime aldığımda... Bir kenara atılmış, unutulmuş, terk edilmiş olduklarını söyleyip sessizce ağlıyor gibiydiler...

Dikiş makinesinin eve geldiği gün, annemin sevinci canlandı gözlerimde... Yılların yorgunluğuyla bir iki gıcırtıydı makinenin verdiği tepki, paslanmış kolunu çevirmeye çalıştığımda... Oysa çocukluğumda nasıl da hızla çalışırdı, bayramlık elbiselerimi dikerken; yetiştirme arzusuyla...

Bir kenarda hatırlanma sırasının kendisine gelmesini bekliyor gibi, gece yatınca duyulmasın diye sesini yavaşça açarak yorgan altında dinlediğim küçük el radyom... '' Sazlıklardan havalanan bir ördek gibi sesin '' Aaah! İlhan İrem...
Aklıma geliyor; uzun kış gecelerinde, kömür sobasının üzerinde kestaneleri patlatırken bir yandan da istek programını dinlerdik radyoda... Sırayla şarkı tutardık her birimiz... Her sabah heyecanla ''arkası yarın'' dinlerdik, çıt çıkarmak yasaktı...

Üzerinde kızartılan ekmeklerin ve odanın kokusunu alsın diye koyduğumuz portakal kabuklarının kokusunu duyar gibi oldum; içi tuğlalı emektar kömür sobasının yanında bulunca kendimi... Daha ucuz oluyor diye, yaz aylarında alırdık kömürü... Yağmurlarda ıslanıp ağır çekmesin diye odunu da... Borularının sarıldığı gazete kâğıtları sararmış, üzerindeki tarihe gidiyor gözlerim... Heyhat! Zaman nasıl da akıp gitmiş...

Eski güneş gözlüklerim... O zamanlarda da büyükmüş gözlük camları. Boşuna denmiyor '' eskiler moda oldu'' diye...

Zamanın modası kıyafetler, renk renk ayakkabılar, annemin her atışta hedefi tutturduğu terlikler... Nasıl da dağılmış, her biri bir tarafta...
Küçük bir teneke kutuya ilişiyor gözüm; hani şu içinden mabel sakızları çıkardı ya... Bunu da saklamışım diyorum, kapağını açarken... Bayramlarda ve yılbaşlarında gelen tebrik kartları, yazıları silinmeye yüz tutmuş birkaç mektup ve şimdi tanımak için hafızamı yokladığım vesikalık resimler...'' Arkadaşıma cansız bir hatıra'' yazıyor arkalarında... Kim bilir diyorum, şu an gerçekten cansızlar mı acaba?

Yüzüme bir gülümseme yayılıyor; kenarda duran kırık vazoyu görünce... Annem evde yokken top oynarken kırmıştım da, dayak yememek için küçük kardeşimin kırdığını söylemiştim... O günün anısına saklamışım herhalde...

Bir duvar saatinin içine saklanmış, farklı bir zaman dilimi daha... Tik tak'lar kesilmiş, içindeki kuşun kanadı kırılmış bir guguklu saat... Hani her saat başı başında beklerdim bir kuşun çıkıp '' guguk '' dediği... Her gece kurulurdu durmasın diye... Merakla seyreder, heves ederdim kurmaya... Olmaz derdi babam, bozarsın!

Yorgun bedenini duvara dayamış tahta divanlar... Yanı başında Sümerbank gobleni yer yer yırtılmış, rengi solmuş yün yataklar... Ve yatağın üzerine atılmış, birçoğunun kenarı kırılmış, tozlanmış plaklar. Pikap nerelerde acaba diye bakınıyorum bulsam da bir plak koysam, tvist yapabilir miyim acaba romatizmal hastalıklardan muzdarip bu kol ve bacaklarla...

Kim bilir ne kadar sevinmişimdir ya da üzülmüşümdür o anları yaşarken... Paslanmış kapısını kilitleyip çıkarken, buruk bir tebessüm şimdi yüzümde tavan arasına kilitlediğim hayatlar...

Gözlerimden akan bir kaç damla yaşla anladım ki silinmeyen ne kadar çok şey varmış...

29 Mayıs 2012 3-4 dakika 11 denemesi var.
Beğenenler (3)
Yorumlar (3)
  • 12 yıl önce

    😙😙😙Bazen eskileri yad etmek çok güzeldir.Bir de gözyaşların eşlik etmeye görsün😙😙😙

  • 12 yıl önce

    O tavan arasında ki eşyaların arasına saklanmış bir dolu anılarımız var aslında. Kimisini severek almışızdır, kimisi bozulmuştur, kiminin modası geçmiştir. Ne atmaya kıya biliriz onları ne de satmaya. Hatta bazılarına bakıp bakıp ağlayanlar bile olabilir. Aklımız çocukluğumuza ilk gençliğimize gider, dalarız anılara. Tavan arasında dolu dolu yaşanmışlıklar öyle götürür bizi geçmişe. Güzel bir denemeydi okuduğum kutlarım Nihal hanım içtenlikle...👍😅👍

  • 12 yıl önce

    Kaleminize ve yüreğinize sağlık...