Ya! Hiç Balık Kalmazsa!!!!

Dünya nüfusunun protein ihtiyacının % 30 unu deniz ürünleri karşılıyormuş.

Bu insanoğlunun beslenmesinde çok önemli bir kalem. Yani denizlerden elde edilen besinler yaşamımız için büyük bir öneme sahip.

Fakat, şuursuzluğumuzu ve nankörlüğümüzü bu konuda da gösterdiğimiz için, özellikle sanayi devriminden sonraki iki yüzyılda, enerji elde etmek amacıyla, miktarını her gün biraz daha arttırarak kullandığımız fosil yakıtlardan(petrol) çıkan ve Dünyamızda iklim değişiklerine sebep olan karbon dioksitin, % 30 u da denizler tarafından emiliyormuş.

İşte bu karbondioksitin emilmesi ve deniz suyuna karışması sonucu, denizlerde asidik bir ortam oluşuyormuş.

Bu asidik ortam,örneğin, Büyük okyanusta özellikle daha büyük deniz canlılarının besinlerini oluşturan, üzeri incecik, kalsiyum karbonattan oluşan bir kabukla kaplı deniz meleklerinin zamanla yok olmasına yol açacağından, besin bulamayan daha büyük canlıların da yok olması tehlikesini oluşturuyormuş.

Ayrıca, yine kalsiyum karbonat kabuklu örneğin, istiridye, tarak v.s. gibi deniz canlıları da yok olma tehlikesiyle karşı karşıya.


Karbondioksidin oluşturduğu sera etkisiyle meydana gelen iklim değişiklerini duyurmak ve önlenmesi için yapılan ve yapılacak çalışmaları ortaya koyarken, bu durumun da üzerinde durulması ve duyurulması büyük önem taşıyor.

Çünkü, sera etkisi ve yavru balık avcılığı sürerse çok uzun olmayan bir zamanda denizlerde hiç balık kalmayabilir.

Denizler birer, zehirli ve ölü denize dönüşebilirler.

Bu nedenle, Aralık ayında Kopenhagh'da yapılacak iklim değişikliği Konferansında bu durumun acil bir şekilde duyurulması gerekiyor.

ABD de bu konuda bir belgesel de hazırlanmış.

Çok geç olmadan önlemler alınması şart.

Bu önlemlerden başlıcaları;

Enerji tasarrufu yapmak.

Hibrit arabalara yönelmek.

Bence en önemlisi de, hızla, doğayı kirletmeyen, temiz ve yenilenebilir (örn, rüzgar, güneş vs.)enerji kaynaklarına dönmek.

Gelecek nesiller için bu önlemlerin acilen hayata geçmelerini sağlamalıyız.

Hadi! siz de kendi olanaklarınız içinde birşeyler yapın. Ben ne yapabilirim ki demeyin.

Herkesin yapabileceği birşeyler mutlaka vardır.

En azından bu bilgileri etrafınızdaki insanlara duyurmayı deneyebilirsiniz.

18 Kasım 2010 1-2 dakika 138 denemesi var.
Yorumlar