Zafiyet
Bugün doğum günümün ilk günü. ilkbahar gibi bir eklektik
vazgeçiş.ünlemler,yağan yağmurlarla söken şafaklar.elimi burkan acı
sevda,divan,cinsel özlem.kekik kokulu, zeyrek hafıza katlarında düzüşen
edalı hayaller.
Sular,seller,ezberler karıştı kanıma. oturdum bir yokoluşun fragmanını
yazdım. Oysa geceleri öyle bir tekne kazıntısı,aşk sızıntısı bir ademdim ki
ben.canını sıkardım her hecenin,şafakların,şafağı tiktak tiktak bekleyen
sadeliklerin. zaman geliyor ve olan sadece yitirilmiş id değerler.bastırılan
gerçek payidarlar.
benim yitirdiğim üç beş tel güneş desem.yaa, insanların bu simülasyonda
zevklene zevklene yitirdiği gümüş yarınlar. Gün güz olur. Dışarıda yağan
güneş taneleri yerini hıçkırıklara bırakır. yığınlar oluşturur avam
günler.aragazının çıktığı kadar bağır ey benim bilinç
tanem,hasretim,kesretim.çoğul türkülerden gelen hezeyanlı bulutlarda ver
bana ipek buseni..
işte yine coştum.birazdan yine buharlaşacağım.katmer katmer
ezileceğim.kurumuş mimozalarda bulacağım yitik sevdaları.hepsi eriyecek
zincirlenmiş hürriyetlerden çalıntı cümlelerimin.buluşacaklar Yine bir gün
uzaktaki mor sızıntılar.havaların soğuyacak.kristalleşecek.kısır döngünün bir
parçası işte,bir kış daha gelecek.
bir zaman,binbir mekan.konuksuz ahiretler,ölüme yakın kibar
tahakkümler.gülümüne dünya.tekrarlar hizalanacak.bin bir çeşit yeryüzü
erilleri.hadi gel camdan bakıp hüzünlenelim gamlı öznem..