Zamanın ötesindeki bir keşişin kızına aşık olmak

Haykırışlarımı duyan yok,yalnızlık hayıflanma sebebi değil,bu yönde teşvikler alıp ne yapacağımı bilemez hale gelince savaş gemilerimi geri çektim.
Bir barutluk tepesinde bastıbacakların kehaneti gerçekleşiyor, insanlar amansızca baş eğiyor, zorunlu olmadıkça kimse konuşmuyordu.
Duayenler birbirlerinden gün geçtikçe nefret ediyorlardı ve soğuk gecelerde başbuğsuz kalmış gibi elem içinde kıvranıyorlardı.

Ben o sırada farklı bir dünyanın peşindeydim, heybetli düşler kuruyor, kendimi hayaller denizine bırakıyordum. Hazine avcılarıyla arkadaşlık kurmuş ve baş keşişin kızına aşık olmuştum.
Keşiş kızına aşık olmak çikolata gibi bir şeydi, rahatsızlık verecek olaylar geride kalmıştı ,olgunluk çağının ne olduğunu kimse bilmiyordu. Bu aylak bir harami sürüsü için de geçerliydi ,en burjuva ruhlu simetrikçi insan için de öyleydi.

Ölümden sonra dirilmeye olan inanç ,dünyanın boyutları konusunu benlik sorunu yapmıştı.