Psikolojik Roman Nedir? Psikolojik Romanın Özellikleri Nelerdir?

— min. okuma: 4-5 dakika
Psikolojik Roman Nedir? Psikolojik Romanın Özellikleri Nelerdir?

Psikolojik roman, son dönemlerde psikoloji bilimine olan ilginin giderek artması ve buna yönelik olarak daha fazla sayıda kitap çıkarılması ile okunması daha fazla tercih edilmeye başlanan roman türleri arasında yer almaktadır. Bir psikolojik roman okuyorsanız, karakterlerin ruh hallerini anlamalı, onların iç dünyalarını çözümleyebilmelisiniz. Okuduğunuz kitabın bu noktada size önemli yardımları olacaktır.

Bu tür romanlara “tahlil romanı” da denir. Psikolojik romanlarda roman kahramanlarının ruh çözümlemeleri yapılır; onların insanlara, olaylara ve topluma bakışı yansıtılır.

Psikolojik Romanın Özellikleri

1. Psikolojik Roman, ruh çözümlemelerine alışılagelmiş realist romanlardan çok daha fazla yer verildiği, karakterin iç bunalımlarının ve hesaplaşmalarının, içten gelen dürtü ve güdülerinin göz ardı edilmediği roman türüdür.

2. Psikolojik romanda yazar, sıradan realist romanlarda olduğu gibi sadece yaşanan olaylarla yetinmeyip bu olayları ortaya çıkaran nedenleri ve bu olayların ruh yapısında yol açtıklarını da açıklamaya girişir.

3. Psikolojik roman türünde, vaka örgüsüne yahut olaya değil de kahramanların psikolojik yapılarına önem verilir.

4. Psikolojik romanda olaylar, kahramanların psikolojilerine bağlanır veya kahramanların psikolojik yapılarını aydınlatabildiği ölçüde eserde yer bulur.

5. Psikolojik romanlarda “olaylara sebep olan, hazırlayan ve olayların sonucu olan ruhsal durumlar üzerinde yoğunlaşılır.

6. İç monolog ve bilinç akımı tekniklerinin yalnızca romana has teknikler olmadığını belirtmek gerekir. Kahramanların iç dünyalarını okuyucuya yansıtmak için kullanılan bu teknikler, zaman zaman diğer anlatma esasına dayalı edebî türlerde de kullanılmaktadır.

Psikolojik Roman Önerileri

Psikolojik roman türünün ilk örneği M. de la Fayette’in La Princesse de Cleves adlı eseridir.

Fransız Edebiyatında bu türün en başarılı örneklerinin Stendhal tarafından verildiği söylenebilir. Kırmızı ve Siyah, Fransız edebiyatındaki psikolojik romanın en belirgin örneklerinden biridir.

Mehmet Rauf'un Eylül isimli romanı, Türk edebiyatının bilinen ve en beğenilen ilk psikolojik roman örnekleri arasında yer almaktadır. Kitapta, bir erkeğin evli bir çift ile yakın görüşmesi; bunun sonucunda oluşan vicdan azabı ve utancı konu edilmektedir.

Cemil Süleyman tarafından kaleme alınan Siyah Gözler isimli psikolojik romanda dul bir kadının iç dünyası gözlemlenmekte, korkuları, cinsel arzuları ve bunalımları başarılı bir dille okuyucuya aktarılmaktadır.

Halit Ziya Uşaklıgil tarafından okuyucu ile buluşturulan Aşk-ı Memnu isimli kitap ise Bihter ve Behlül karakterlerinin yasak ilişkisini anlatmakta ve Adnan karakterinin aldatılışını konu almaktadır. Bu kitap, ilerleyen dönemlerde hem film, hem de dizi olarak televizyon izleyicisinin karşısına çıkarılmış ve oldukça beğeni toplamıştır.

Halide Edip Adıvar'ın romanlarına da psikolojik roman örnekleri arasında yer vermek gerekir. Handan gibi pek çok kadın karakterin iç dünyasını çözümleyen yazar, ihanet ve sadakat arasındaki yoğun çatışmayı romanlarında konu edinmektedir.

Peyami Safa tarafından kaleme alınan Dokuzuncu Hariciye Koğuşu ise Cumhuriyet dönemi psikolojik roman önerileri arasında yer almaktadır. 15 yaşında bir erkek çocuğunun bilinçaltına giren yazar, ameliyat olacak olan akrabasının kızını kıskanan; buna ek olarak bunalım içerisine giren ve acı duyan karakter hakkında ruhsal çözümlemeler yapmaktadır.

Peyami Safa tarafından kaleme alınan psikolojik roman örneklerinden bir diğeri de Bir Tereddüdün Romanı'dır. Bu romanda zıtlıklar arasında kalan ve seçme zorluğu yaşayan karakterlerden söz edilmektedir.

Daha yakın zamana gelerek psikolojik roman önerilerimize devam ettiğimizde, Psikiyatrist Gülseren Budayıcıoğlu tarafından kaleme alınan Hayata Dön isimli kitaptan söz etmeden geçmemeliyiz. Kitapta, Bursalı zengin bir ailenin torununun yaşadıkları ve iç dünyası anlatılmış olmakla birlikte, bu romanı İstanbullu Gelin dizisi ile yakından tanıyoruz. Dizide yer alan Faruk ve Süreyya çiftinin kızları Yaz'ın iç dünyası çözümlenmekte ve çocukluğunda konakta yaşadıkları çok güzel bir dille anlatılmaktadır.

Kendisinin ruh doktoru olması dolayısı ile hastalarını, onları tanınmayacak hale getirerek romanlarında canlandıran Gülseren Budayıcıoğlu'nun okunmaya değer psikolojik roman önerilerinden bir diğeri de Kral Kaybederse'dir. Bu kitapta, çok zengin ve çapkın bir iş adamının evliliği, evliliğinin bitişi, iflası ve son günleri, okuyucuyu çok etkileyecek şekilde anlatılmıştır. Camdaki Kız ise yazarın son romanıdır.


Paylaş:
Yorumlar