Usta Mizahçı Met Üst Tarafından Yazılmış En İyi Şiirler

— min. okuma: 5-6 dakika
Usta Mizahçı Met Üst Tarafından Yazılmış En İyi Şiirler

Kariyerine Gırgır dergisinde başlayan ünlü karikatürist, yazar, şair ve editör Metin Üstündağ, yahut bilinen adıyla Met Üst, modern Türk edebiyatını derinden etkileyecek Öküz, Hayvan ve OT gibi dergiler kurarak; Tuncel Kurtiz’den Ferhan Şensoy’a, Orhan Pamuk’tan Can Yücel’e, Fazıl Hüsnü Dağlarca’dan Ece Ayhan’a, Yılmaz Erdoğan’dan Sunay Akın’a birbirinden değerli edebiyatçıları bir araya getirmeyi başardı.

En az editörlüğü kadar iyi de bir şair olan Metin Üstündağ, kurucu kadrosunda olduğu Penguen dergisinde ve çalıştığı diğer kültür – edebiyat dergilerinde aforizmalar, şiirler ve düzyazılar kaleme aldı. İşte ünlü şair Met Üst’ün yazdığı en iyi şiirler…

5- Kimsesiz Zürafa

Kimi kimsesi yoktu
Kimsesiz zürafanın
Boynu bükük dolaşırdı
Sırtını kimse kaşımazdı
Kimsesiz zürafa bir gün
Çalı çırpı topladı
Kendi kendisini yaktı
Kimsesiz zürafanın
Acayip dumanı oldu

4- Aynı Anda Olur Bunlar

Ne kadar çok asfalt dökülse de yollara
bir kız kötü yola düşer mutlaka
Biri sevgilisini düşünür hayatın anlamı gibi
Genelevde bir adam bir kadına
tüm cevap şıkları biraz da kendisiyken
“buraya nasıl düştün” diye sorar
Meşhur ve yabancı mağazaları
Kapıcı kızları süpürür geceleri
Biri namusu kirlenmesin diye canını verir
gece morg bekçisi bir güzel düzer onu
Böyle gelmiş böyle gider der biri
“haadii leenn” der bir diğeri
ama esas mekanizmaysa başka biri
Birinin hayal gücü zengindir ama hiçtir
biri hayal kurmaya bile adam tutar zengindir
Biri zayıf alır matematik dersinden
zayıf veren öğretmen ay sonunu hesaplar
Biri boş vakitlerinde su sporları yapar
birinin dolu vakitlerinde evini su basar
Kahvede televizyonda laleli yangını seyredilir
“yazık ulan bu nataşalara daha gençlermiş de
daha çok düzülürlermiş” der gülerek biri
Biri tam otuz yıl sonra çıkar hapisten
ha bire ev alır biri habire araba alır biri
Bir martı ölür kimseye gazeteye ilan vermez
garsona asgari ücret kadar bahşiş verir biri
Biri haberlere konu çıksın diye intihar eder
herkes benim gibi olsa dünya ne güzel olur der biri
Birinin doğum günüdür şimdi birinin düğünü
biri ölmek üzeredir biri hamile kalırken
Biri biri bile değildir tipten kaybeder o biri
biri hayat pahalı der günde yüz kişi ölürken
Biri akşamdan kalmadır akşamın haberi yoktur
biri sevgilisine mektup yazar kompozisyon gibi
televizyona dalar biri yakar yemeği
Biri birine çarpar iki hayat değil de iki yumurta sanki
trafiğe küfreder biri yolcunun bacaklarına bakarak
altı milyar insanın boku nereye gidiyor der biri
birinin taksitinin son günüdür onu düşünür
Biri bir kavgayı ayırayım derken boşu boşuna ölür
eroin krizine girer biri çırpına çırpına yürür
Biri köpeğini gezdirir biri bebeğini
köpek losyon kokarken bok götürür bebeği
Biri memlekete sadece televizyonda üzülür
Yeter ulan memleket de biraz bana üzülsün der biri
Birinin bir dişi altındır kıçı gümüş kaplama
birinin teneke kadar değeri yoktur bit pazarında
Bir türlü anlam veremez dünyanın döndüğüne biri
dünyayı döndüren enerji nerden gelir kim verir
nerde kalacak bu millet nerde bu devlet der bir diğeri
Birinin evine hırsız girer birinin evine polis
biri çöpten ekmek ararken çöplerden heykel yapar biri
Serçelerin nüfusu artıyor mu azalıyor mu
fantom niye ormanda on kaplan gücündedir
düzen mi düzülen mi asıl eşcinseldir
ne olacaktır bu fenerin hali allah aşkına
Geyik sardıkça sarar kahvede çaylar tazelenir
Sur dibinde atlar kesilir kedilerden kokoreç yapılır
Hayat çok mantıklıdır insanlar güzeldir der biri
dünyayı hayatı bu hale uzaylılar sokuyormuş gibi
insan toprağa dönüşür topraktan çiçek biter
Biri birine verir o çiçeği sevişir hayat sürer
biri ölürken biri dirilir biri ağlarken biri sevinir
Biri geç kalırken biri erken gelir birine
Biri severken biri ayrılır biri ah derken biri oh der
adları değişik olsa da hep aynı gün yaşanır
yoksulluk dünya da o kadar zengindir ki
açlık ingilizceden bile en birinci lisandır
Biri bunları yazar başı göğe mi erer
biri bunları okur ya sever ya küfreder

3- Şerefine Hayat

dedim: insanız işte hepimiz...
seviştikçe tamız öldükçe güzeliz
sevdim Allah'a şükür sevebildim
çünkü çok hem de çok yalnızız

fark ettim bir şeyi günün sonunda
insanlardan daha bayağı
hayattan daha güzel olamayacağımı
ve hiçbir şeyi iki defa yaşayamayacağımı

baktım insanlar fıttırı
gördüm bu dünya düttürü
yaralarımı severim
yaralayandan ötürü!

2- Gırgır

2- Gırgır

sen gittin ya
vakitsiz bir vakitte
bende kalan fotoğraflarına
bıyık yaptım
beyoğlu'na çıktım
içtim
dayak yedim
tartıldım
nice zaman sonra
yoruldum
eve döndüm
eski sarı
mizah dergilerine
sarıldım sarıldım
ağladım

1- Bir Delinin Mal Beyanı

1- Avşa adasında üç daire, dört üçgen, beş dikdörtgen
2- Gökyüzünde bir bulut
3- Bitlis’te beş minare
4- Bir yazlık biri kışlık iki platonik sevgili
5- Büro mobilyası ve çelik kapı üreten bir fabrikanın öğle üzeri yaslanıp sigara içilen beyaz duvarı
6- Islıkla da çalınabilen dört anonim türkü
7- Palandökende bir palan, iki döken
8- Kastamonu da üç kasto
9- Üç fay hattı
10- Bir çarşamba, iki perşembe, üç cuma
11- Dünyada mekan
12- Ahirette iman
13- Denizde kum
14- Uzayda yerçekimsizlik
15- Bir çuval gazoz kapağı
16- Bir kibrit kutusu sigara izmariti
17- On sekiz saç biti
18- Biri İngilizce 6 adet küfür
19- Yirmi tane boş naylon poşet
20- Sevenlerin kalbinde kurulmuş bir taht
21- Bir sürü saç sakal, kıl, tüy, yün
22- Üç ayrı parkta üç ayrı belediyeye ait üç ayrı banka reklamlı bank
23- Bir ayakkabı çekeceği
24- Üç don lastiği
25- İki büyük taş kütlesi
26- Bir adet ağaç gölgesi
27- Üç kuş kanadı sesi
28- Bir sürü kedi köpek
29- Bir marmara denizi
30- Camına yaslanıp seyredilen iki piliç çevirmeci
31- Her aksam karıştırılan dört çöp bidonu
32- Çalıp çalıp kaçılan beş melodili apartman zili
33- Nakit 15 lira
34- Anne babadan kalma yarısı yaşanmış bi ömür…

Paylaş:
Yorumlar