Bu gece siz uyurken..

Öyle çok aşk?a kırılmış kalp var ki..

-ki bu kırgınlığı,
yaşadıklarınıı, kalemi sayfalara şahit tutup, içini dökebilen şanslı kimselerin satır aralarında..
acısı içinde gün ve gün çığ gibi büyüyenlein mağrur gözbebekleri ardında siz de görebilirsiniz-

Öyle çok kanayan avuç var ki?.
Peki aşk neden kanatır avuçları,
Ya da bir su perisi değse mesela sihirli değneği ile,kanayan yaraların üzerine
yaşananlarıı unutabilir mi aşkzedeler?
düşündünüz mü hiç?
?

Evet..
...
Bir su perisiyim aslında ben..
Ama bu sırrı kimseye söylemeyin..

Ve bu geceliğine, zamanında aşkın ardından öyle çok ağlayan ve en sonunda biriken gözyaşlarının saflığında yoğrulup yeniden dünyaya gelen bir su perisi kimliğim ile, misafiriniz olacağım yastığınızın yanıbaşında...

Ve hiçbir aşk hamalı yenik düşmesin diye tökezlediği taşlarda,
elinden tutup,zorlukların üstesinden gelmeye değer birşey olduğunu anlatacağım aşkın,
hem de tüm kalbimle..

Hani vurup kapıyı gidenlerin, içindeki o küçük sese kulak verebilmeleri için sadece
Kal-maları için..
Dönmeleri için..
Ya da istemeden söylediği bir sözün özrünü dileyemeyecek kadar gururu tavan yapmışların kalbinde aşkı daha ağır hissedebilmelerini sağlamak için..
-affet- diyebilmeleri için..
içinizdeki ses olacağım..
içinizdeki sesin ulaştığı kalp olacağım..


İşte bu yüzden elimde sihirli değneğim,yola çıkıyorum şimdi..

Tüm duyguların yorgun düştüğü özlemlerin mahsun ve mağrur iç çekişlerine döndüğü bu saatlerde,
Aşkı ürkütmeden,sessizce,
Okuduğum tüm şiirlerin misafiri oluyorum..

Giriyorum cümlelerinizden içeriye..

ve unutun istiyorum ya küskünlüğünüzü,birbirinize sahip çıkın istiyorum ya !
Eğiliyorum erosun defterinde sizin için ayrılmış sayfanın üzerine..

aşkınızın satırları arasına
sanki yanlışlıkla bulaşmış o tozları
...üflüyorum hafifçe..

bir tutam "af" serpiştiriyorum
bir tutam anlayış..

kötü sözlerin bıraktığı derin İzleri yok ediyorum parmaklarımla..
ve sonra her çıkmaza düştüğünüzde,
aklınıza ilk o resimler düşsün diye,

güzel hatırlarınızın kenarına simler işliyorum
...rengarenk...

Sabah olup okuduğunuzda bu yazının içine aktığı kalplerin simle işli hatıralarını getireceğini gözünüzün önüne,

Biliyorum..

Çantamda herkese yetecek kadar biriktirdiğim dualarımdan bir tutam çekip,
Yastığınızın altına yerleştiriyorum..

Ve herkesin bulmayı istediği ama ellerinin altındayken fark etmedikleri o sırrı, aşkın öz formülünü fısıldıyorum kulaklarınıza..

S e v d i k l e r i ni z a v c u n u z u n i ç i n d e s i z e s a d e c e em a n e t e d i l m i ş k a l p l e r d i r

Sevdikleriniz avcunuzun içindedir..

***Avucunuzu sıkarsanız onları boğabilirsiniz..
Tamamen açarsanız, kaybedebilirsiniz?.***

B u k a d a r b a s i t i ş t e?

meşhur 3 nazar boncuğumu indiriyorum gökyüzünden elmalar yerine,

Sizin,
Sevdiklerinizin ve
Aşkınızın yakasına iliştiriyorum usulca..


sonrasında da sabahın ilk ışıklarıyla, gülümseyerek, avucunda emanet olduğunuz kalplere koşacağınızdan emin bir şekilde,

yorgun ve yoğun kelimelerin üzerinden,
sessizce
bir başka kanayan avuca doğru,
uçuyorum...

tabi müsadelerinizle..

02 Ağustos 2008 3-4 dakika 25 öyküsü var.
Beğenenler (4)
Yorumlar (2)
  • 15 yıl önce

    BENCE ÇOK GÜZEL BİR ÖYKÜYDÜ AMA SONUNDAKİ O TABİİ MÜSADELERİZLE TERİMİ ŞİİRİN AKIŞINI BOZMUŞ.

  • 15 yıl önce

    çok güzel bir öykü olmuş...👍 yüreğinize sağlık...Sn.cansu gümüş'e katılmıyorum👧 aksine 'tabi müsadelerinizle' sözü çok şirin ve anlamlı durmuş..🙂zevkler tartışılmaz tabi😆