Kayıp Ruhlar

Yürüdü,yürüdü ve yürüdü...Zaman kavramı ortadan kalkana dek.Kimdi o?Bendim,sendin aslında.İçimizden herhangi biri.
Kapkaranlıktı her yer,çığlıklar duyuyordu belli belirsiz.Yürümesi de bir işe yaramıyordu aslında.Hep aynı yerdeydi.Boşuna çırpınıyordu.
Sonunda kaybolduğunu anladı.Fakat nasıl olabilirdi ki bu?Kalabalık ve çok iyi bildiği bir yerden kaybolup,buraya nasıl gelmişti?Bunu çok düşündü.Fakat bir sonuca varamadı.Oturup,düşünmeye başladı gölgeler içinde.Korkuyor muydu?Evet,korkması da gerekirdi zaten.
Sonra bir şey fark etti.Kendi bedenine dokunamıyordu.Onu göremiyordu hatta.Ölmüş olduğunu düşündü.
Fakat aslında ölmemiş olduğunu,ruhunun kaybolduğunu çok sonra anladı.Zaten bedenen kayıp olsa,bir çıkış mutlaka bulabilirdi.Sıkışıp kalmıştı belirsizliklerde.Ne umuda,ne bir gülümsemeye,ne de mutluluğa sahipti!Ruhunun en ihtiyacı olan şeyler,uçup gitmişti adeta.Belki de sırf bu yüzden,ruhu bu sinsi karanlıklar arasına düşmüştü.
İnsanları düşündü bir müddet.Aslında çoğu şimdi bulunduğu durumdaydı.Ruhları kaybolmuştu çoğunun...Daha da acısı,çoğu bunun farkında bile değildi.Bu yüzden kaybettikelerini asla bulamayacaklardı.
Düşüncelerden kurtardı kendisini.Gölgeler içinde titrek,zayıf bir ışık gördü.Git gide kayboluyordu ışık.Son bir kurtulul umuduyla,koştu,koştu,koştu...Işığı buldu.
İşte o andan sonra ruhu olması gerektiği yerdeydi.Her şeyi anlamıştı artık.Kaybolan ruhların,nasıl kurtulacağını biliyordu şimdi.Hayatta ki tüm karanlığa,karamsarlığa,olumsuzluklara rağmen,en ufak umuda,ışığa,mutluluğa,güzelliğe sımsıkı sarılmak.Bunlar ruhların pusulası olacaktı işte.
Artık mutluydu ve ruhunu bir daha hiç kaybetmedi.

03 Eylül 2008 1-2 dakika 40 öyküsü var.
Yorumlar (3)