Sonra

Dünya işleriyle meşgul olmaktan ahretini göz ardı eden köyün ileri gelenlerinden Haşmet amca vardı.

Ezan okunduğu vakit çağırırlardı arkadaşları:

-Haşmet abi,hadi gel namaza gidelim.

-Abdestim yok.

-Orada alırsın iki dakikada.

-Üstüm başım kirli, daha sonra.

"Hacc'a ne zaman gideceksin?"diye soranlara,aynı cevabı verirdi hep: "Seneye..."

Kahveler tıklım tıklımdı camide ise in cin top oynuyordu,bu duruma çare bulmak için köyün imamı,Haşmet amcanının kapısını çalar ve ondan bir ricada bulunur:

"Seni babaları gibi abileri gibi sevip sayıyorlar,senin söylediklerini dinlerler,onlara güzel bir örnek ol ki vakitlerini boşa geçirmesinler."

Haşmet amcanın işleri başından aşkındır;ahır,hayvanlar,hasat,kızının düğün telaşı...

"İşine bak,der,herkesin aklı başında,kim ne yapmak istiyorsa onu yapsın!"

Kalbini kırmak istemez köyün imamı Haşmet amcanın,dudaklarını ısırır,yutkunur,kalp kırmanın Kabe'yi yıkmaktan daha günah olduğunu söylemek ister fakat vazgeçer,vedalaşırken de bir imada bulunur:

"Ben senin ayağına gelip senden yardım istedim halkın doğru yola yönelmesi için sen de bir gün benim ayağıma gelip benden dua isteyeceksin."

Sonra...Aradan iki ay geçer ikindi vaktinde sela sesi duyulur, vefat eden, tarlaya çapa yapmaya hazırlanırken kalp krizi geçiren Haşmet amcadır.

18 Şubat 2024 1-2 dakika 405 öyküsü var.
Yorumlar