Kızıldeniz
Sevimli bir dağınıklığı topluyordum zihnimde
Güz yaprakları adedince sarardım önce
Utangaçlık düştü sonra düşünceme
Kızardım sen aklıma gelince
Yanaklarım al al
Hücrelerimi yarıyordu
Bir asadan farksız bulutlar
Boşlukta ne arasın umut
Benim gönlüm zaten bir deniz
İşgalleri aşıp ben olmak derdinde
Kırık bir hikayeyi
Bir duvar kiliminde d/okuyan ellerin
Ardılıydı yüreğim
Ben sevinçler kardıkça kerpiç duvarlara
İçimden freskler dökülüyordu
Suların altında yaşamak için
Kendime ufacık resifler aradım
Dalmadan diplere
Soydum attım kabuklarımı
Yırtıp attım
Siz kendi mahkemenizde asıp keserken
Bir sonraki öğünün çiğliğini
Duyguları yırtılmış bir kadının içi ağlıyordu
Yüreğinden kan damlıyordu şefkatin
Erkek tanrılar için İnka'da yere seriliyordu
Çocuklar
ve
Kadınlar
Adına medeniyet deniliyordu
Kirli tapmaların
Hayalleri kovalıyordu kuşlar başka bir karede
Siyah beyaz bir ölüm kalıyordu geriye
Hiç yaşanmamış gibi
Böyle değildi Kızıldeniz
İçini doldurmak için yapılmıyordu eskiden savaşlar
Bu kırmızılığı alın nolur
Bana başka bir iklim verin
Saf inanç ve güven gibi örneğin
Yeniden sevmeyi hatta
Suskun telaşlarımı
Bitmez coşkularımı
Küsmeyi sizlere üleştirdim
Barış
istiyorum
sadece
