Ölü

Bir boşlukla sıvadım kendimi

İçim dışım cam kırıklarıyla doluyken

Gözlerimi göğe diktim

Açtım gözlerimi alabildiğine bir ölü edasıyla

Şaşkın, aykırı

Gittiğinde bu şehirden

Sonbahardı henüz

Henüz yapraklarını dökmemişti incir ağaçları

Hüzünlere bulanmış yüreğimi avuçlarıma koyup

Sana getirmiştim

Sana yüzyıllar öncesinden sevinçler

Sana, beş yaşında bir çocuk sevinci

Gözlerimde yıldızlar…

Yıldızları göğsüme saplayıp

Yerle bir etti şehrin gri bulutları

Toprak ağladı, gök ağladı,

Parçalandı yeryüzü,

Paramparça oldum çarptığımda duvara.

Parçalandım,

Ama tek gözyaşı dökmedim senden sonra.

04 Kasım 2025 15 şiiri var.
Beğenenler (10)
Yorumlar (2)
  • 1 gün önce

    Ben de iyi bir duvar ustasıyımdır. Benim kökdelenlerim içi boş tuğlalar. Bu çimentonun harcını biraz h.içsel anlamlarla biraz da varoluşçulukla karıştırıp, tuğlaların içini doldurarak m.alayla duvarı sıvarım. Ama o boşluktan hep bir gedik açılır, o çatlaklardan hep hüzünler azar azar sızar dışarı. Her gün bir hüzün macunu hazırlarız o delikleri, sızıntıları kapatmak için...

    Hüzünlü bir şiirdi, sonbahara yakışan türden. Güne düşen şiirinizi ve yazan kaleminizi kutluyorum Hatice hanım. Saygılarımla

  • 1 gün önce

    Şiirimi günün şiiri seçen kurula ve edebiyatla sevdalılarına teşekkür ediyorum. Sevgiyle...