Sığamadık Ayıbımıza
canımızı yakan öykülere erken yakalandık
acımıza rahmet dileyen ceset misali
yatarken böğrümüzde
uykularımızı bölen kuş yuvaları
göç zamanına uyanırdı
şehri yalnızlaştıran cemreler küsüp gitmeden ikliminden
kış ortası hayalin
buz rengiydi zaman
kadavralar henüz donmadan
çığlığı öğrendiğinde bebe
vatansızlaştı öfke
ve kıyamet ezgileri tutuştururken kozalakları
yandık
öznesi puşt yüklemlerle
gözlerimizi çalan
şeytan ışığının gölgesinde raks etti rahibe örtülü böcekler
toprağı eşeledik gömemedik hüznümüzü
boyumuzu aştı sevdamız
küçük beden kefenlere saklandık
sığamadık ayıbımıza
utandı
patiskadan artan tenimiz köhne mezarlıklardan...
güçlü bir kalem sesi duydum imgelerin arasından
kutlarım
sevgi ve saygımla.....
👍👍👍
kitap gibi bir yürek ne diyebilirm ki...saygılar abim...😙