Garip Bir Adam
bir sağına bir soluna
kaderin yorgun çizgileri düşerdi alnından
aniden çatılırdı kırlaşan iki kaşı
mağrur fırlardı gözbebeklerinden
mana dolu birkaç ela bakışı
babası gidip de gelmemişti seferi birliğe
boynu bükük ama başı hep dik büyüdü
bir başka okurdu yemen türkülerini
yanaklarına iki damla gözyaşı dökülürdü
akşamların kızaran yüzüne dalardı nemli gözleri
yetimliğine hayıflanır ağlardı
her seferinde ufkun ötesine taşırdı umutlarını
yüzüne ölü yılların çentikleri
yepelek saçlarına
bilgeliğin beyazlığı yağardı
sabahlara taşınan uykusuz gecelerinin
bir avuç karanlığını saklardı ceplerine
ve
öbür gecelerinin taa yüreğine
hançer gibi saplardı
ne kadar uzundu yetmiş yıllık yolculuğu
ve bir o kadar da kısa
yıldız gibi kaydı aramızdan
son güz ayının on altısında
kırık camlar ardında kaldı
el emeği resimleri
tabakasında birkaç yetim sigara
saman rengi defterinde
eski yazı
ayrılık şiirleri
mahpusluğunda berberdi
ikinci harpte nefer
sıradandı yaşamı kendince
garip bir adamdı
yürüyüşü kimselere benzemeyen bu adam
babamdı
16 Kasım 2004 Tirebolu
mahpusluğunda berberdi ikinci harpte nefer sıradandı yaşamı kendince garip bir adamdı yürüyüşü kimselere benzemeyen bu adam babamdı İÇTEN, SARSICI, YAKICI YALIN ve son derece duyarlı KUTLARIM SENİ MURAT BEY.
kaleminiz babanizi ne muhtesem anlatmis sigdirmis gecen hüzünlü yillari satirlarina😥😙👍..yürekten tebrikler...
sabahlara taşınan uykusuz gecelerinin bir avuç karanlığını saklardı ceplerine ve öbür gecelerinin taa yüreğine hançer gibi saplardı
👍👍uykusuz geceler ceplerde öbür geceleri hançer gibi saplamak yüreğine...
😙😙bu babayı yazan da bir evlatdı... yüreğinize sağlık Murat bey...
kırık camlar ardında kaldı el emeği resimleri tabakasında birkaç yetim sigara saman rengi defterinde eski yazı ayrılık şiirleri
uğraşırken kara bir illetle,vurdu sol yanımı,
babadır,
ne denir ki?
saygılarımla
sevgiyle kalın...
ne kadar uzundu yetmiş yıllık yolculuğu ve bir o kadar da kısa yıldız gibi kaydı aramızdan son güz ayının on altısında
tebrikler usta anlatima👍👍👍