Taru-mar

(Girişten)

Ve gök yarıldı
Tarumar kokan bir dünyadaki girift alemlerin gömülü gözlerinden dışarı tutuşan yağmur tanecikleri, yere çığlıklarla çakılıyordu. Okyanus akıntılarının desteklediği bir ceset hızla yüzercesine sürükleniyordu. Ve bir yıldız yumağı içerisinde kayboldu.
...
Adem yeni bedenini de yıpratmak üzere, ellibir yaşında ölümsüzlük oyununa devam ediyordu. Bedenini yenileme ihtiyacı hissetmese de yaşlı bir bedenle hayatına devam etmek istemiyordu. Emirlerine yöneldi.
- Sizin rabbiniz benim, sizin rabbiniz benim, sizin rabbiniz benim ...
Diyerek; Kırk yaşında bir beden emretti onlara.
Derhal kırk yaşında sekiz tane beden getirildi. Biri seçildi ve üçü yedeğe alındı. Diğer dördü de emirliğe getirildi. Nihayet seçili bedene girdi. Adem artık 40 yaşında idi.
Genetiğin doruk noktasında bir birleriyle ruhları dışında aynı olan sekiz beden. Öyle ki o denli uyum içerisinde, birine yöneltilen direk emri adeta hisseden diğer bedenler. Duyu eşikleri arasında bağlantısız algılama devreye giriyor; bedensel yapı oranında benzerlik gösteriyordu. Birine değen acı diğerini ürkütüyordu. Tek cümle; bu genetiğin doruk noktasıydı.
Bir Adem uğruna itlaf edilen onca ruhun, yaşanan boyutta fazla anlamı yoktu. Aslolan asıl ruh, yani Adem idi. Diğerleri kopya beden, diğer deyişle Ademoğulları idi. Adem, henüz birkaç yüz bedenlik ilahlığını ilan etmiş bir kişilikti. Kopya bedenlerini bilinçaltı oyunları ile eğitip hazırlıyor, her geçen süre içinde kendi bedenine esir eden bir ibadet anlayışını beyin yıkama odalarında kuvvetlendiriyordu. Bu durum içerde çıkması muhtemel olabilecek bir isyanı imkansız hale sokuyordu.

...


- Böyle bir şeyin kabulü dinleri inkara götürür.
- Neden?
- Din sayesinde toplumlar kontrol altında tutuluyor. Özellikle geri kalmış toplumlar üzerindeki etkimizi ve ülkemizin çıkarlarını nasıl göz ardı edebilir siniz?
- Doktor bu kadar popülist olmayın. Bırakın onları politikacılar düşünsün.
- Politikacılar, sadece bu düzene hizmet eden bir araçtır. Bizi sosyal dalgalanmalardan koruyan izole eden bir araç. Onları onlardan önce düşünmek zorundayız. Anlatabiliyor muyum Musha.
- Doktor
- ?
- Söyler misin. Havva da Adem in kaburgasından kopyalanmış olabilir mi?
- ?

...


Pasifik okyanusu. Falkland adalari 2073.
Rio de Janeiro dan Paris e giden bir uçak fırtınalı bir havada okyanusa gömüldü. Uçağın enkazına henüz ulaşılamadı. Uçağın Güney Amerika kıtası okyanus sırtını geçtiği tahmin ediliyor. Uydu kayıtları araştırılıyor.




İlim Vakfı Cemiyeti, İstanbul, Türkiye 2071.
Psikiyatrik ve parapsikolojik fenomen ya da gerçeklerin tıbben itibar edilmediği teorilerin ıspatlanma çabaları. Photon araştırma laboratuarı.
- Dönüş nasıl olacak.
- Bu dönemde Rio ya çok fazla turist geçer. Genellikle kılık kıyafetler abartılı olur. İşte... Daha sonra da Fransa'ya...
- ..? Bilmiyorum. O kadar eski bir bedeni kumanda edebilir miyiz.
- Bakın, uzun süredir bunun için çalışıyoruz. Ruhlarımızı eğittik. Başarısızlık anında geri dönüş mümkün.
- İçimizde bu fikre sıcak bakmayanlar hissediyorum.
- Endişem bilimseldir. Kişisel tereddüt içerisinde değilim.
- Bilimsel mi? Hahaha...
- Evet...
- Pek ala. Beyler bir ara verelim.
...

Ve Adem ayağa kalktı.
- Bu benim dünyam. Bu dünyayı insanların elinden alacağım.
- Efendim, insanlar daha önce neredelerdi. Bu dünyayı ne zamandan beri kullanıyorlar.
- Onlar ilkel insanlar. Onlar yaşar ve ölürler. Onlar zaten bu dünyaya ait değiller.

...