Ya Işığa

Muhbir zamanın
Ritmik hayalleri kanını ısıtıyor gecenin
Yok artık, öyle deli sesleri çıkarıp ürkütmek sığırcıkları

Şubat'a sıkışan
Kaçak misali
Üşümek yaşlı ağaç kavuğunda
Dayayıp mavzeri şakağına

Vazgeçerken

Ya ölümden
Ya nefesten
Direnmek yok puşt tutkulara

Cesaret bre
Ya yürü
Ya gömül o toprağa, iklimler değişsin

Her cemrede bir hayır var
Sarılırken göğsüne taze sarmaşıklar
Soy teninden kahpe güneş yanıklarını

Münzevi bir direnişe hüküm sürerken sessizlik
Mahpuslaşır belki
Belki de idam hücresine sıkışıp kalırken son şafak

Ya ölüm uğultusu
Ya özgürlük şarkısı getirince poyraz

Darağaçlarında Mayıs açar
Yeni doğmuş hayal

Sıralanır gökkuşağı renkleri
Ya toprağına
Ya ışığa...