Türk Edebiyatı'ndaki En Ünlü Romancılar

— min. okuma: 4-5 dakika
Türk Edebiyatı'ndaki En Ünlü Romancılar

Roman, yaşanmış veya yaşanabilir olayların olay zinciri şeklinde anlatılması ile ortaya çıkan edebi eserdir. Roman’da insanın yaşam mücadelesi kurgu oluşturularak anlatılmaktadır. Bu eserlerde insanın iç dünyası, çatışmaları, insanlar arası ilişkileri bir olgu olarak anlatılmaktadır. Roman bir düz yazı türüdür ve anlatmaya dayalı metinler arasında yer almaktadır. Anlatmaya dayalı metinlerde olay ön plana çıkmaktadır. Romanlarda olaylar kişi, yer, zaman kavramları ile bir araya getirilerek aktarılır. Bu kavramlar yani olay, yer, zaman ve kişiler romanın temel öğeleri olarak bilinmektedir.

Romanlarda olayları aktaran bir kişi bulunmaktadır. Bu kişiye anlatıcı denilmektedir. Bu anlatıcı yazarın olayların aktarılması görevini verdiği kişidir. Bu kişi kurgulanan bir kişiliktir. Anlatıcının bakış açısına göre olayların anlatımı değişmektedir. Romanların en önemli özelliği kurguya dayalı olmasıdır. Yani romanda arka arkaya ilerleyen olaylar zinciri bulunmaktadır. Olaylar gerçek yaşama dayalı olsa da gerçek yaşamdan farklı şekilde kurgulanmaktadır. Yani anı, gezi yazısı, biyografi gibi türlerden farklı olarak kurgu söz konusu olmaktadır. Romanındaki kurguda yazarın yaşantısının, iç dünyasının, eğitiminin, duygularının etkisi çok fazladır.

Romanın Tarihçesi

Roman ilk olarak 15.yüzyılda Fransa’da ortaya çıkmış bir türdür. Bu türün ilk örneklerini 16.yüzyılda Don Kişot adlı eseri ile Cervantes vermiştir. Roman türünün ilk başarılı örneği ise 17 yüzyılda Daniel Defoe’nun Robenson Cruzo adlı eseri olarak kabul edilmektedir.

Türk Edebiyatı’nda roman ilk olarak Tanzimat Dönemi’nde edebiyatımıza girmiştir. Bu dönemden önce roman türünün yerini mesneviler ve halk hikayeleri almaktaydı. Bizim edebiyatımızda romanın ilk örneği çeviri roman olarak görülmektedir. Bu çeviri roman Yusuf Kamil Paşa‘nın Fenelon adlı sanatçıdan yaptığı Telemaque (Telemak) adlı romanın çevirisidir. İlk yeri roman Şemsettin Sami’nin Taaşşuk-ı Talat ve Fitnat adlı eseridir. Bu eserlerden sonra roman türünde eser veren sanatçılar; Namık Kemal, Ahmet Midhat Efendi, Halit Ziya Uşaklıgil, Refik Halit Karay, Reşat Nuri Güntekin, Halide Edib Adıvar, Yakup Kadri Karaosmanoğlu, Sabahattin Ali, Peyami Safa, Kemal Tahir, Tarık Buğra, Ahmet Hamdi Tanpınar, Orhan Kemal, Adalet Ağaoğlu gibi sanatçılardır.

Türk Edebiyatı'ndaki En Ünlü Romanlar

Taaşşuk-ı Talat ve Fitnat: Şemsettin Sami'nin eseridir ve ilk yerli roman olarak kabul edilir. Konusu evliliktir ve romantik bir romandır.

İntibah: Namık Kemal'in eseridir. İlk edebi roman olarak kabul edilmektedir. Romanda Ali Bey, Mahpeyker adlı kötü bir kadına aşık olmuştur. Ali bey bu kötü kadından Dilaşup ismindeki cariyenin yardımı ile uzaklaşmıştır. Bu ayrılık üzerine Mahpeyker Ali Bey'i öldürtmeye karar vermiştir. Dilaşup, Ali Bey'i ölümden kurtarırken kendisi ölür. Ali Bey, Mahpeyker'i öldürür. Yakalanarak hapse atılan Ali Bey hapiste hastalanıp ölür.

Felatun Bey ile Rakım Efendi: Ahmet Mithat Efendi'nin yanlış batılılaşmanın verdiği zararları işlediği romanıdır. Felatun Bey alafranga hayata özenen sonradan görme ve mirasyedi biridir. Rakım Bey ise ağırbaşlı ve kendini bilen biridir.

Sergüzeşt: Samipşazade Sezai'nin romanıdır. Romantizmden realizme geçişte önemli bir rol oynayan bu romanda yazar Dilber adındaki esir bir kızın, gittiği zengin konaklardaki acıklı hayatı anlatılmaktadır. Dilber, satıldığı konaklardan birinde genç bir ressam olan Celal Bey'e aşık olur. Romanın sonunda Dilber, Mısır'da kendini Nil nehrine atarak intihar eder.

Cezmi: Namık Kemal'in romanıdır. İlk tarihi roman olarak kabul edilmektedir. Cezmi, 16. yüzyılda İstanbul'da yaşamış bir Türk sipahisidir. Cezmi, İranlılara esir düşen Adil Giray'a yardım etmek için İran'a gider.

Araba Sevdası: Recaizade Mahmud Ekrem'in realizmin etkisinde yazdığı romandır. Romanda, yanlış batılılaşma anlatılmaktadır. Bihruz Bey adındaki alafranga tipin gülünçlükleri ve yaşadığı hayali aşkları anlatılır.

Mai ve Siyah: Halit Ziya'nın yazdığı romanda Ahmet Cemil, romantik bir gençtir ve ünlü bir edebiyatçı olmayı ve sevdiği kızla evlenmeyi hayal etmektedir. Çok önemseyerek bir eser yazar. Bu eseri eleştirmenler tarafından çok ağır eleştirilir. Kahramanın kız kardeşi ölür. Sevdiği kız başkasıyla nişanlanır. Bunun üzerine mavi hayallerini İstanbul'a gömüp siyah bir gecede İstanbul’dan ayrılır.

Aşk- Memnu: Halit Ziya Uşaklıgil'in eseridir. Firdevs Hanım’ın büyük kızı Bihter, kendisinden yaşça çok büyük olan Adnan Bey ile evlenir. Adnan Bey'in çocukları bu evliliği kabullenemez. Bihter Adnan Bey’in yeğeni Behlül adındaki genç ile aşk yaşamaya başlar. Behlül, Bihter'den uzaklaşıp Nihal ile nişanlanınca yasak aşk ortaya çıkar ve Bihter intihar eder.

Kiralık Konak: Yakup Kadri Karaosmanoğlu'nun ilk romanı olarak bilinir. Kiralık Konak’ta üç ayrı kuşak arasındaki çatışmalar ve bu çatışmalara bağlı olarak ailenin dağılması anlatılmaktadır.

Çalıkuşu: Reşat Nuri Güntekin'in en ünlü romanlarından biridir. Feride'nin yaşadıklarından uzaklaşmak isteyip İstanbul'dan Anadolu'ya kaçışı anlatılmaktadır. İdealist bir öğretmen olarak Anadolu'da halkın geri kalmışlığıyla mücadele etmektedir.

Devlet Ana: Kemal Tahir'in Osmanlı İmparatorluğu'nun kuruluş yıllarını anlattığı eseridir.

Paylaş:
Yorumlar (1)
  • 4 yıl önce

    yks'ye hazırlanıyorumdur.... teşekkürler!